Bugünün Haberi
8 Mart 2025, 16:34
19

Egzama Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Süreci

Egzama, ciltte kızarıklık, kaşıntı, kuruluk ve döküntü gibi belirtilerle kendini gösteren yaygın bir cilt rahatsızlığıdır.
Egzama Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Süreci

Atopik dermatit olarak da bilinen egzama, her yaşta görülebilir ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Egzama Belirtileri

  • Ciltte kızarıklık ve şişlik
  • Yoğun kaşıntı
  • Ciltte kuruluk ve çatlama
  • Kabarcıklar ve sulanma
  • Ciltte pullanma ve kabuklanma
  • Ciltte kalınlaşma ve renk değişikliği

Egzama Nedenleri

Egzamanın kesin nedeni bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir.

  • Genetik Yatkınlık: Ailede egzama öyküsü olan kişilerde risk daha yüksektir.
  • Alerjiler: Polen, evcil hayvan tüyü, toz akarları ve bazı gıdalar alerjik reaksiyonlara neden olarak egzamayı tetikleyebilir.
  • Çevresel Faktörler: Soğuk ve kuru hava, deterjanlar, sabunlar, kozmetik ürünler ve stres gibi çevresel faktörler egzamayı tetikleyebilir veya şiddetlendirebilir.
  • Bağışıklık Sistemi: Bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesi, ciltte iltihaplanmaya neden olarak egzamayı tetikleyebilir.

Egzama Tedavi Süreci

Egzamanın tedavisi, belirtileri hafifletmeyi ve hastalığın kontrol altında tutmayı amaçlar. Tedavi süreci kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve genellikle aşağıdaki yöntemleri içerir:

  • Nemlendiriciler: Cildin nemli tutulması, egzama belirtilerini hafifletmede önemli bir adımdır.
  • Topikal Kortikosteroidler: Ciltteki iltihabı azaltmak için kullanılan kremler veya merhemlerdir.
  • Antihistaminikler: Kaşıntıyı hafifletmek için kullanılan ilaçlardır.
  • Kalsinörin İnhibitörleri: İltihabı azaltmak için kullanılan ve kortikosteroidlere alternatif olabilen ilaçlardır.
  • Fototerapi: Ultraviyole ışınları kullanılarak yapılan bir tedavi yöntemidir.
  • Sistemik İlaçlar: Şiddetli egzama vakalarında kullanılan ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlardır.
  • Yaşam Tarzı Değişiklikleri:
    • Tetikleyici faktörlerden kaçınmak
    • Stresi yönetmek
    • Pamuklu ve bol giysiler giymek
    • Ilık duş almak
    • Cildi tahriş eden sabun ve deterjanlardan kaçınmak

Egzama Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Egzama tedavisi uzun ve sabır gerektiren bir süreçtir.
  • Doktorunuzun önerdiği tedavi planına uymak önemlidir.
  • Tetikleyici faktörlerden kaçınmak, egzama belirtilerinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olur.
  • Cildi nemli tutmak, egzama tedavisinin temelidir.

Egzama belirtileri yaşıyorsanız, bir dermatoloğa başvurarak doğru teşhis ve tedavi planı oluşturmanız önemlidir.

27 Haziran 2025, 14:08
4
(Güncellendi: 27 Haziran 2025, 14:08)

Bilim Dünyasından Çığır Açan Duyuru: D Vitamini Yaşlanmayı Yavaşlatıyor!

Yaşlanma karşıtı sırrı çözmeye yönelik bilimsel araştırmalara her gün bir yenisi eklenirken, son bulgular umut vaat ediyor! Amerikan Klinik Beslenme Dergisi'nde yayımlanan yeni bir araştırma, D vitamini takviyesinin biyolojik yaşlanmayı önemli ölçüde yavaşlatabileceğini ortaya koydu. Tam 5 yıl süren bu kapsamlı çalışma, D3 vitamini alan kişilerde telomer kısalmasının %30 daha az olduğunu ve bunun yaklaşık 3 yıllık bir yaşlanma gecikmesine denk geldiğini belirledi.
Bilim Dünyasından Çığır Açan Duyuru: D Vitamini Yaşlanmayı Yavaşlatıyor!

Telomerler, kromozomlarımızın uçlarında bulunan ve DNA'mızı koruyan koruyucu başlıklardır. Her hücre bölünmesinde telomerler biraz kısalır ve bu kısalma, hücresel yaşlanmanın ve hastalık riskinin önemli bir göstergesi olarak kabul edilir. Telomerler çok kısaldığında, hücreler işlevini yitirir veya ölür. Bu da doku ve organ yaşlanmasına katkıda bulunur.

VITAL randomize kontrollü klinik deneyine dayanan yeni araştırma, düzenli D3 vitamini takviyesinin telomer kısalmasını yavaşlatarak hücresel yaşlanma sürecine olumlu etki ettiğini gösterdi. Çalışmaya katılan 55 yaş üstü kadınlar ve 50 yaş üstü erkeklerden oluşan bin 54 kişi, 5 yıl boyunca izlendi. Sonuçlar, D3 vitamini kullanan grupta yaşlanmanın yaklaşık 3 yıl geciktiğini işaret ediyor.

Çalışmanın sorumlusu Dr. Haidong Zhu, bulguların oldukça heyecan verici olduğunu belirterek, "Hedefli D vitamini takviyesinin biyolojik yaşlanmaya karşı umut verici bir strateji olabileceğini düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. İlginç bir şekilde, aynı çalışma Omega-3 yağ asitlerinin telomer uzunluğu üzerinde önemli bir etkisinin olmadığını da ortaya koydu.



Media content

D Vitamini Nereden Alınır?


Bilim insanları tarafından günlük önerilen D vitamini takviyesi miktarının 400-800 IU olduğu belirtiliyor. Ancak D vitaminini sadece takviyelerden değil, bazı doğal kaynaklardan da almak mümkün:

  • Güneş Işığı: D vitamini almanın en doğal ve etkili yoludur. Güneş ışınlarının cilde temas etmesiyle vücut, D vitaminini sentezler.
  • Morina Karaciğeri Yağı: Yüksek miktarda D vitamini içerir.
  • Pişmiş Kılıçbalığı ve Somon: Özellikle yağlı balıklar D vitamini açısından zengindir.
  • Konserve Ton Balığı: Pratik ve ulaşılabilir bir D vitamini kaynağıdır.
  • Sığır Karaciğeri: Diğer besinler kadar yüksek olmasa da D vitamini içerir.
  • Yumurta Sarısı: Az miktarda D vitamini barındırır.
  • D Vitaminiyle Zenginleştirilmiş Süt ve Bazı Gıdalar: Piyasada D vitaminiyle zenginleştirilmiş süt, yoğurt, tahıl gevrekleri gibi ürünler de bulunabilir.

Bu yeni araştırma, D vitamininin sadece kemik sağlığı için değil, aynı zamanda yaşlanma sürecini yavaşlatma potansiyeliyle de ne kadar kritik bir rol oynadığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Ancak herhangi bir takviye kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmanız gerektiğini unutmayın.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...