Bugünün Haberi
18 Haziran 2025, 19:50
14

Özel Hastanede Vurgun! Doktor Suçüstü Yakalandı

İstanbul'da akıl almaz bir haksız kazanç skandalı patlak verdi! Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki doktorlara yönelik başlatılan "hasta üzerinden haksız kazanç" soruşturması kapsamında çarpıcı gelişmeler yaşandı. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nün açıklamasına göre, yapılan incelemelerde bir doktor, mesai saatleri içinde özel bir hastanede işlem yaparken suçüstü yakalandı.
Özel Hastanede Vurgun! Doktor Suçüstü Yakalandı

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından başlatılan soruşturma çerçevesinde, aralarında 1 profesörün de bulunduğu 11 şüpheli İstanbul merkezli Mersin ve Tekirdağ'da eş zamanlı operasyonla gözaltına alınmıştı.

Olay, Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği'ne ulaşan sözlü ve özellikle 15 Mayıs tarihli yazılı hasta şikayetleriyle başladı. Başhekim Prof. Dr. Nurettin Yiyit ve ekibi durumu derhal İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'ne iletti. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü de konuya ilişkin süreç başlatarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne ihbarda bulundu.

"Gizliliğe Azami Önem Gösterilmesi Gerekmektedir" Uyarısı

İl Sağlık Müdürlüğü'nün İstanbul Emniyeti'ne yaptığı ihbarda, durumun sadece adı geçen kişilerle sınırlı olmadığını, hastanedeki göğüs cerrahisi ekibinde yer alan birçok personelin olaya dahil olduğu yönünde şikayetler bulunduğuna dikkat çekildi. İhbarda, "Başka personellerin de hastanede yapılacak sağlık hizmetleri için para talep ettiği veya hastaları başka özel sağlık kurumlarına yönlendirildiği gibi birçok sözel şikayet bulunmaktadır. Tarafımıza bildirilen şikayetlerin suç unsurları içeren hususlar barındırması nedeniyle gizliliğe azami önem gösterilmesi gerekmektedir" ifadeleri kullanıldı. Bu ihbarın ardından İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü işbirliğinde şüphelilere yönelik detaylı çalışmalar başlatıldı.

Media content

Hasta Şikayetleri ve Akıl Almaz Uygulamalar

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, şüphelilere yönelik çeşitli takipler yapıldığı belirtildi. Açıklamada, "15 Mayıs 2024 tarihinde Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliğine yazılı olarak bildirilen şikayet; 27 Mayıs 2024 tarihinde İl Sağlık Müdürlüğümüzce, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'ne bildirilmiş olup konu hakkında inceleme başlatılmıştır." denildi.

Şikayetlerin içeriğinde ise dikkat çeken iddialar yer aldı:

  • İlgili personellerin hastane içinde veya dış merkezde ameliyat yapmak ve patolojik materyallerin hastane dışına gönderilmesi konularında para ve menfaat talebinde bulundukları.
  • Maddi menfaat sağlayan hasta ve hasta yakınlarının ameliyat ve patolojik materyal temini işlemlerinin yapıldığı.
  • Maddi menfaat sağlamaktan kaçınan hasta ve hasta yakınlarının başvurularının kasıtlı olarak bekletildiği, ameliyat ve biyopsi işlemlerinin yapılmadığı.

Bir şikayetçi, doktoru tarafından yüklü miktarda bağış yapmaları karşılığında babasının ameliyatını öncelikli yapabileceğini söylediğini beyan etti. Benzer başka bir şikayette ise, hastane içerisinde yapılması mümkün olan işlemler olmasına rağmen hastaların önce biyopsi için özel bir hastaneye, ardından tanı konulmamasına rağmen başka bir özel hastaneye yönlendirilerek yaklaşık 10 gün ışın tedavisi aldıkları iddia edildi. Ayrıca, maddi menfaat sağlanmaması nedeniyle hastaların işlemlerinin yapılmadığı ve kasıtlı olarak bekletildiği yönünde sözlü müracaatların da olduğu belirtildi.

Media content

Mesai Saati İhlali ve Suçüstü Anı!

Olayda kritik bir gelişme olarak, Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği tarafından mesaide olması gereken bir hekimin mesaide olmadığına yönelik tutanak tutulduğu öğrenildi. Hekimin özel bir hastanede olduğu iddiası üzerine İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Denetim ekibi hızla harekete geçti.

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nün açıklamasına göre, "İnceleme sürecinde 17 Şubat 2025 tarihinde konu hakkında Bahçelievler'de bulunan bir özel hastanede Müdürlüğümüz denetim ekibi tarafından bahsi geçen doktorlardan biri mesai saatlerinde kurum dışı işlem yaparken suçüstü yakalanmıştır. İl Emniyet Müdürlüğü ile yürütülen süreçte bugün gelinen noktada ilgili şahıslar gözaltına alınmıştır." ifadeleri yer aldı.

Bu skandal, sağlık sektöründeki bazı usulsüzlükleri bir kez daha gözler önüne sererken, yetkililerin konuya gösterdiği hassasiyet ve yürütülen kararlı soruşturma takdir topladı. Olayla ilgili hukuki süreç devam ediyor.

11 Temmuz 2025, 14:35
3
(Güncellendi: 11 Temmuz 2025, 14:35)

Terörsüz Türkiye Güvenli Gelecek İçin Kritik Eşik

Türkiye'nin uzun zamandır beklediği "Terörsüz Türkiye" hedefi, terör örgütü PKK'nın silah bırakmaya başlamasıyla kritik bir aşamaya girdi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ekim 2024'teki çağrısı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "İç cepheyi güçlendirelim" mesajıyla başlayan bu süreçte, gözler atılacak sonraki adımlara çevrildi.
Terörsüz Türkiye Güvenli Gelecek İçin Kritik Eşik

Süreçte önemli bir dönüm noktası, İmralı'dan Kandil'e giden özel bir mesaj oldu. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın, 29 Haziran 1999'dan bu yana ilk kez sesli ve görüntülü bir mesajla ekranlarda yer alması dikkat çekti. Öcalan, mesajında silah bırakma aşaması için gerekli mekanizmaların kurulması çağrısında bulundu.

Bu tarihi adım, Irak Süleymaniye kırsalında konumu gizli tutulan bir bölgede atılıyor. Edinilen bilgilere göre, 20-30 kişilik ilk PKK'lı grup, silahlarıyla geldikleri alandan silahsız olarak ayrılacak. Bu gruba, PKK/KCK'dan üst düzey bir isim de eşlik edecek.

Silah Bırakan PKK'lıları Ne Bekliyor?

Silah bırakan PKK'lılar, Irak içinde kalacak ancak örgütsel faaliyetlerde bulunmayacak veya örgüt adına açıklama yapmayacak. Türkiye'de suç kaydı olmayan ve Irak'ın kuzeyinde terör saldırılarına katılmadığı tespit edilen örgüt üyeleri Türkiye'ye dönebilecek. İsteyen örgüt üyeleri Irak'ta kalmayı tercih edebilecek ya da Suriye'ye geçebilecek.

Media content

Ancak Murat Karayılan, Cemil Bayık, Mustafa Karasu gibi sayıları 30 ila 40 arasında değişen PKK/KCK üst düzey yöneticilerinin Türkiye'ye dönmesi söz konusu olmayacak.

Süreçteki İki Kritik Unsur: Devamlılık ve Takvim

MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın Erbil ve Bağdat'ta yürüttüğü temaslarla şekillenen silah bırakma aşaması için iki kritik unsur bulunuyor:

  1. Sürecin Kesintiye Uğramadan Devamı: Türk istihbarat birimlerinin yanı sıra Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ve Bağdat Merkezi hükümetinden yetkililerin eş güdümüyle yakından takip edilecek olan süreçte, belirli bir takvim uyarınca farklı bölgelerde teslim edilecek silahlar yakılarak imha edilecek. Eş zamanlı olarak örgütün kırsal alandaki büyük silah ve mühimmat depolarının teslim edilmesi için de süreç işletilecek ve bu mühimmatlar da MİT gözetiminde imha edilecek.
Media content
  1. Takvim: Yaklaşık 2 bin terörist için öngörülen silah bırakma süresi 2 ila 5 ay arasında değişiyor. Sürenin uzamasının olası provokasyon ve sabotaj ihtimalleri ile kamuoyunda oluşabilecek önyargılar gibi riskleri barındırdığı ve Terörsüz Türkiye sürecini sekteye uğratmasından endişe ediliyor.

Irak sahasında başarıyla uygulanması ve somut sonuçlar alınmasının ardından, Terörsüz Türkiye sürecinin bölge dinamikleri gözetilerek Suriye sahasında da uygulanması amaçlanıyor.

Meclis Mesaiye Başlıyor: Yasal Düzenlemeler Yolda

Silah bırakma süreci devam ederken, bir sonraki adım için Temmuz'un ikinci yarısı işaret ediliyor. Örgütün kendini feshi ve silah bırakmasının ardından gerekli yasal altyapının sağlanması için Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında mesai başlayacak.

Media content

Meclis'ten oluşturulacak komisyon, toplumsal entegrasyon için hukuki çerçeveyi belirleyecek. Bu çerçevede, terörle mücadele ve infaz yasalarında bazı değişiklikler yapılması, kayyum uygulamasının yeni kriterlere bağlanması gibi bir dizi yasal düzenleme üzerinde çalışılacak. Olgunlaştırılan düzenlemeler, ekim ayında meclis açılır açılmaz ihtisas komisyonlarında ele alınıp genel kurula sevk edilecek.

Ayrıca, cezaevlerinde bulunan yaklaşık 5 bin PKK'lının durumları, işledikleri suçlar, kalan cezaları, yaşları ve sağlık durumları göz önüne alınarak yeniden değerlendirilecek. İnfaz süreleri dolan PKK'lılar, infaz komisyonlarındaki incelemelerin ardından iyi hal gözlenmesi halinde denetimli serbestlik uygulamasından faydalanabilecek. Örgüt tarafından ikna edildiği veya kaçırıldığı tarihte çocuk yaşta olan gençlere yönelik ise rehabilitasyon ve entegrasyon programları uygulanacak.

Bu adımlar, Türkiye'nin terörle mücadelede kararlılığını ve barışçıl çözüm arayışlarını bir kez daha ortaya koyuyor. Sürecin nasıl işleyeceği ve hedeflenen sonuçlara ulaşıp ulaşmayacağı, önümüzdeki dönemin en önemli gündem maddelerinden biri olacak.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...