Bugünün Haberi
11 Nisan 2025, 12:39
13

Son Dönemde Adından Sıkça Söz Ettiren Ozempic Hakkında Merak Edilen Her Şey: Nedir, Ne İşe Yarar, Zararları ve Yan Etkileri Nelerdir?

Son zamanlarda adını sıkça duyduğumuz ve özellikle kilo verme amacıyla gündeme gelen Ozempic ilacı hakkında merak edilen tüm detayları bu haberimizde derledik. Esasen tip-2 diyabet hastaları için geliştirilmiş olan bu enjeksiyonun ne olduğu, nasıl etki ettiği, potansiyel zararları ve yan etkileri nelerdir? İşte Ozempic gerçeği!
Son Dönemde Adından Sıkça Söz Ettiren Ozempic Hakkında Merak Edilen Her Şey: Nedir, Ne İşe Yarar, Zararları ve Yan Etkileri Nelerdir?

Ozempic, aslında tip-2 diyabet hastalarının kan şekeri seviyelerini düzenlemek amacıyla üretilmiş bir ilaçtır. Sağlıklı bireylerin veya şeker hastalığı olmayan kişilerin kullanımı için değildir. Semaglutid etken maddesini içeren bu enjeksiyon, GLP-1 reseptörlerini aktive ederek çalışır. GLP-1 (glukagon benzeri peptid-1), vücudumuzda yemek yedikten sonra salgılanan bir hormondur ve beyne "doygunluk" sinyali göndererek iştahın azalmasına yardımcı olur. Ozempic, vücuda dışarıdan bu hormonu takviye ederek benzer bir etki yaratır.

Ozempic Nasıl Kilo Verdirir?

Ozempic'in kilo verme mekanizması, temel olarak GLP-1 hormonunun iştahı azaltıcı ve insülin düzenleyici etkilerine dayanır. GLP-1, insülin salgılanmasını düzenleyerek kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur. İştahın azalmasıyla birlikte bireyler daha az yemek tüketir ve dolayısıyla daha az kalori alırlar. Bu durum, vücudun enerji ihtiyacını karşılamak için yağ hücrelerini kullanmasına ve sonuç olarak kilo kaybına yol açar. Ancak unutulmamalıdır ki, kilo alımının temel nedeni Ozempic eksikliği değildir. Kilo alıp verme sürecinde asıl belirleyici faktör insülin seviyeleridir. Yüksek ve sık yemek tüketimi, sürekli insülin salgılanmasına ve beraberinde insülin direnci, yüksek tansiyon, kalp rahatsızlıkları, obezite ve diyabet gibi metabolik sorunlara zemin hazırlayabilir.

Ozempic'in Potansiyel Zararları ve Yan Etkileri Nelerdir?

Ozempic'in kilo verme potansiyeli bazı kişiler için cazip gelse de, beraberinde getirebileceği önemli zararlar ve yan etkiler bulunmaktadır:

  1. Yüksek Maliyet ve Ömür Boyu Kullanım Zorunluluğu: Ozempic oldukça pahalı bir ilaçtır ve kullanmaya başlayan kişilerin genellikle ömür boyu kullanması önerilmektedir. İlacın aylık maliyeti oldukça yüksektir. İlacın bırakılması durumunda, sıkı bir diyet ve yaşam tarzı benimsenmediği takdirde kaybedilen kiloların fazlasıyla geri alınma olasılığı yüksektir.
  2. Yaşam Kalitesini Düşüren Sık Görülen Yan Etkiler: Ozempic kullanımının yaygın olarak görülen yan etkileri arasında karın ağrısı, bulantı, kusma, kabızlık, ishal, şişkinlik, geğirme, gastroözofageal reflü, gaz, bağırsak kontrolünü kaybetme, saç dökülmesi ve "Ozempic yüzü" (sıska, hasta görünümlü, çökmüş ve sarkmış yüz) yer almaktadır. Ayrıca, kan şekerini düşürmesi nedeniyle düşük tansiyon, terleme, titreme, kaygı, baş dönmesi ve taşikardi gibi sorunlar da görülebilir. Diyabete bağlı göz bozuklukları ve bulanık görme de yan etkiler arasında sayılmaktadır.
  3. Ciddi Enfeksiyon ve Organ Hasarı Riskleri: Ozempic kullanımı, gastroenterit (mide gribi), viral enfeksiyonlar, gastrit (mide zarı iltihabı), kolesistit (safra kesesi iltihabı) ve özellikle pankreatit (pankreas iltihabı) riskini %900'e kadar artırabilir. Ayrıca bağırsak duvarını kalınlaştırarak bağırsak tıkanması riskini de %450 oranında yükselttiği belirtilmektedir.
  4. Ruhsal Sağlık Üzerindeki Olumsuz Etkiler: Ozempic kullanan bazı kişilerde ruh hali değişiklikleri, depresyon, artmış kaygı bozukluğu, panik atak, baş ağrısı, anhedoni (mutsuzluk, keyif alamama) gibi ruhsal sağlık sorunları görülebilir.
  5. Kas Kaybı ve Metabolizma Yavaşlaması: Ozempic ile verilen kilonun önemli bir kısmı kas kütlesinden kaynaklanabilir. Kaslar, vücudun en önemli enerji tüketicileridir. Kas kaybı, metabolizmanın yavaşlamasına ve ilacın bırakılması durumunda hızlı kilo alımına yol açabilir.

Kilo Vermek İçin Alternatif ve Sağlıklı Yöntemler Nelerdir?

Piyasada yan etkisi olmayan ve garantili kilo verdiren bir ilaç bulunmamaktadır. Sağlıklı ve kalıcı kilo vermenin yolu, uzun vadeli yaşam tarzı değişikliklerinden geçer. İşte etkili ve doğal yöntemler:

  • Şeker, Tahıl, Meyve ve İşlenmiş Gıdaları Kesmek: Bu besin grupları kan şekerini hızla yükselterek insülin direncine katkıda bulunabilir.
  • Et ve Sebze Temelli Beslenmek: Protein ve lif açısından zengin bu beslenme şekli, tokluk hissini artırır ve kan şekerini dengeler.
  • Gün İçinde Aktif Olmak ve Düzenli Spor Yapmak: Egzersiz, kalori yakımını destekler ve kas kütlesini artırarak metabolizmayı hızlandırır.
  • Atıştırmalıklardan Uzak Durmak ve Aralıklı Oruç Yapmak: Öğün aralarını uzatarak vücudun yağ yakımını teşvik etmek mümkündür.

Unutmayın ki sağlıklı bir vücuda ulaşmak zaman, emek ve disiplin gerektirir. Kolay ve hızlı çözümler vaat eden yöntemler genellikle uzun vadede sağlığınız için risk oluşturabilir. Sağlığınızla kumar oynamayın ve kalıcı sonuçlar için doğal ve sürdürülebilir yöntemleri tercih edin.

2 Haziran 2025, 16:24
9

Kalp Hastalığı Riskini Azaltan Beslenme Nasıl Olmalı?

Dünya genelinde en yaygın ölüm nedenlerinden biri olmaya devam eden kalp hastalıklarıyla mücadelede beslenmenin önemi bir kez daha vurgulandı. Harvard Üniversitesi'nden yürütülen ve yaklaşık 200 bin kişinin yıllarca takip edildiği devasa bir araştırma, kalp sağlığı için "ne yediğinizin, ne kadar yediğinizden daha önemli" olduğunu ortaya koyarak ezber bozan sonuçlar sundu.
Kalp Hastalığı Riskini Azaltan Beslenme Nasıl Olmalı?

NUTRITION 2025 kongresinde sunulan bu çığır açan araştırma, beslenmede sadece yağ veya karbonhidratı kesmenin yeterli olmadığını gösterdi. Çalışmaya göre, gıda kalitesi kalp sağlığında belirleyici rol oynuyor. Tam tahıllar, meyveler, sebzeler, baklagiller ve kuruyemişler gibi sağlıklı gıdaları içeren diyetlerin, koroner kalp hastalığı riskini önemli ölçüde düşürdüğü bilimsel olarak kanıtlandı.

Araştırmanın yürütücülerinden Harvard T. H. Chan Halk Sağlığı Okulu’ndan Dr. Zhiyuan Wu, bu bulguyu şu sözlerle özetledi: “Düşük karbonhidratlı ya da düşük yağlı olması fark etmiyor; önemli olan, bu diyetlerin içeriğinin kaliteli gıdalardan oluşması.”

200 Bine Yakın Kişi Üzerinde Yıllarca Süren Takip

Araştırma, 1986'dan itibaren yürütülen üç büyük uzun dönemli çalışmanın (Sağlık Profesyonelleri Takip Çalışması, Hemşirelerin Sağlık Çalışması ve Hemşirelerin Sağlık Çalışması II) verilerini analiz etti. Toplamda 200 bine yakın katılımcının beslenme alışkanlıkları yıllar boyunca anketlerle takip edilirken, 10 binden fazla kişinin kan değerleri de diyetlerin metabolik etkilerini anlamak için analiz edildi.

Media content

Sağlıklı Beslenenlerde Risk %15 Daha Düşük!

Çalışmanın net sonuçlarına göre, sağlıklı gıdaları tercih eden kişilerin kalp hastalığına yakalanma riski, sağlıksız alternatiflere yönelenlere göre yaklaşık %15 daha düşük çıktı. Araştırma, işlenmiş et, rafine tahıl, şeker ve doymuş yağ ağırlıklı beslenenlerin ise daha yüksek risk grubunda yer aldığını gösterdi.

Dr. Wu, "Gıda kalitesinin iyileştirilmesi, kalp sağlığını korumanın en etkili yollarından biri. Bitki bazlı, işlenmemiş gıdalara yönelmek; şekerli ve rafine ürünleri azaltmak, ciddi fark yaratıyor" diyerek, kalp sağlığını korumak için pratik adımları vurguladı.

Kalp Sağlığını Korumak İçin Uzman Tavsiyeleri:

  • İşlenmiş gıdalardan ve ilave şekerlerden kaçının.
  • Tam tahıl, sebze, meyve, kuruyemiş ve baklagil gibi doğal besinlerin tüketimini artırın.
  • Alışveriş yaparken gıda etiketlerini dikkatle okuyun ve meyve suları dâhil, gizli şeker kaynaklarına karşı uyanık olun.

Bu yeni bulgular, kalp sağlığına yönelik beslenme yaklaşımlarını yeniden şekillendirirken, tüketicileri daha bilinçli gıda seçimleri yapmaya teşvik ediyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...