Evrenin büyüklüğü ve içindeki sayısız galaksi, insanlığın yüzyıllardır kafasını kurcalayan “yalnız mıyız?” sorusunu canlı tutmaya devam ediyor. Bilim insanlarının büyük bölümü, uzayda yaşamın varlığını destekleyen çok sayıda işaret olduğuna dikkat çekiyor. Güneş Sistemi’nin dışındaki milyarlarca yıldız, bunların çevresinde dönen sayısız gezegen ve bazı gezegenlerin yaşamı destekleyebilecek koşullara sahip olması, uzaylıların varlığını ihtimalden öteye taşıyor. Ancak bu düşünceyi heyecanla karşılayanların aksine, uzmanlar uzaylıların var olmasıyla onların Dünya’yı ziyaret etmesi arasında çok büyük bir fark olduğunun altını çiziyor. Mevcut bilimsel veriler, galaksiler arası yolculuğun teknik ve fiziksel sınırlarını gösteriyor; dolayısıyla yakın bir zamanda uzaylıların Dünya’ya gelmesi pek olası görünmüyor.

“Uzaylılar Var Ama Bizi Ziyaret Etmeleri Zor”

BBC Türkçe’ye konuşan uzmanlar, “uzaylı yaşamı” kavramının sanıldığından çok daha farklı şekillerde var olabileceğine dikkat çekiyor. Belki de uzayda gelişmiş uygarlıklar yerine mikroskobik yaşam formları var ve biz henüz onları tespit edecek teknolojiye sahip değiliz. Bazı bilim insanları, Samanyolu galaksisinde bile milyonlarca Dünya benzeri gezegen olabileceğini söylüyor. Buna karşın, galaksiler arası mesafeler öylesine büyük ki, ışık hızına ulaşan bir teknolojinin dahi bu mesafeleri kat etmesi yüzyıllar sürebilir. Bu nedenle uzmanlar, “uzaylılarla temas” fikrinin kısa vadede değil, ancak çok uzak gelecekte mümkün olabileceğini belirtiyor. Evrenin büyüklüğü göz önüne alındığında, yalnız olmadığımız neredeyse kesin görünüyor; ancak bu yaşamla yüz yüze gelmek için çok daha uzun süre beklememiz gerekebilir.