Bugünün Haberi
20 Haziran 2025, 00:03
16
(Güncellendi: 20 Haziran 2025, 00:05)

Ortadoğu’da Yeni Kriz Eşiği Netanyahu’dan Kaos Yaratacak Açıklamalar

Netanyahu’dan İran’a yönelik suikast ve nükleer tehdit mesajları! İsrail-İran geriliminde tansiyon yükseliyor. İşte çarpıcı detaylar…
Ortadoğu’da Yeni Kriz Eşiği Netanyahu’dan Kaos Yaratacak Açıklamalar

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran’a yönelik sert açıklamalarda bulunarak bölgedeki tansiyonu bir kez daha zirveye taşıdı. İsrail devlet televizyonu KAN’a konuşan Netanyahu, İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e yönelik suikast tehdidini yeniden gündeme taşıdı. “Hiçbir şahsiyet dokunulmaz değildir,” diyen Netanyahu, ordusuna bu yönde açık mesaj verdi.

İsrail-İran hattında yaşanan bu son çıkış, Ortadoğu’daki güç dengesini değiştirebilecek türden. Özellikle de “İran’da gelişmeler kendini gösterecek” ifadesi, diplomatik yolların ötesinde askeri hamlelerin de masada olduğunu işaret ediyor.

Netanyahu’dan Nükleer Tesis İtirafı: “Vurabilecek Güce Sahibiz”

Netanyahu’nun bir diğer çarpıcı vurgusu ise İran’ın nükleer tesisleri üzerine oldu. İsrail’in bu tesislere saldırı kapasitesine sahip olduğunu belirten Başbakan, “Nükleer tehditler artık sadece ihtimal değil, somut bir tehlikedir” dedi.

Bu açıklama, daha önce üstü kapalı mesajlarla sürdürülen nükleer gerilimi açık bir tehdide dönüştürdü. İran’ın nükleer programına karşı İsrail’in hazır ve kararlı olduğunu net bir şekilde ortaya koydu.

“Rejimi Değiştirmek Değil Ama...”

Netanyahu, İran rejimini doğrudan hedef almadıklarını belirtti. Ancak bu açıklamasının hemen ardından, “Rejimde yaşanacak bir sarsıntı ihtimal dışı değil” diyerek mesajını netleştirdi. Bu ifadeler, suikast ihtimaliyle birlikte İran’da bir rejim değişikliğinin kapısını aralayan değerlendirmeler olarak yorumlandı.

Netanyahu, “Nihai kararı İran halkı verecek” dese de, askeri müdahalelerin siyasi sonuçlar doğuracağı gerçeği göz ardı edilmiyor.

ABD’den Tam Askerî Destek: “İHA’ları Onlar Düşürüyor”

Netanyahu, İran’a olası bir saldırı için ABD’den izin beklemediklerini ancak destek aldıklarını açıkça dile getirdi. THAAD balistik füze savunma sisteminin önemine dikkat çeken Netanyahu, “Amerikalı pilotlar sahada, İHA’ları etkisiz hale getiriyor” diyerek askeri iş birliğini övdü.

Bu açıklama, İsrail’in İran’a yönelik planlarında yalnız olmadığını ve güçlü bir müttefik desteğiyle hareket ettiğini ortaya koydu.

Hamaney’e Suikast Sinyalleri: İsrail’den Açık Mesajlar

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Hamaney’i açıkça hedef almıştı. Onu “diktatör” olarak niteleyen Katz, artık iktidarda kalamayacağını savunmuştu. Netanyahu ise hastane ziyaretinde verdiği mesajla, suikast ihtimaline dikkat çekmişti.

İsrail cephesinde dile getirilen bu açıklamalar, İran’a yönelik olası bir saldırının yalnızca askeri tesislerle sınırlı kalmayabileceğini gösteriyor.

Trump’tan Sessiz Alarm: “Yeri Biliniyor, Ama Şimdilik Hedef Değil”

ABD eski Başkanı Donald Trump da konuya ilişkin sessizliği bozdu. Trump, Hamaney’in yerinin bilindiğini ancak şu an için hedef alınmadığını söyledi. Bu açıklama, ABD tarafının olası gelişmeleri izlediği ve gerektiğinde müdahil olabileceği yönünde bir sinyal olarak değerlendiriliyor.

11 Temmuz 2025, 08:58
8
(Güncellendi: 11 Temmuz 2025, 09:05)

ABD'den İHA Üretiminde Dönüm Noktası Yeni Memorandum ile Kısıtlamalar Kaldırılıyor

ABD Savunma Bakanlığı, İHA üretim kapasitesini artıracak yeni memorandumla sektörel kısıtlamaları kaldırdı. Detaylar ve stratejik hedefler haberimizde.
ABD'den İHA Üretiminde Dönüm Noktası Yeni Memorandum ile Kısıtlamalar Kaldırılıyor

ABD Savunma Bakanlığı, insansız hava araçları (İHA) alanında küresel liderliği hedefleyen kapsamlı bir dönüşüm süreci başlattı. Savunma Bakanı Pete Hegseth’in imzaladığı yeni memorandum, üretim kapasitesini artırma, teknolojik engelleri kaldırma ve sektörel esnekliği sağlama gibi kritik maddeleri içeriyor.

Bu adım, Başkan Donald Trump’ın geçtiğimiz haziran ayında Çin ile rekabeti artırma amacıyla yayınladığı kararnamenin ardından geldi. Alınan kararlar, sadece savunma sanayini değil; eğitimden teknolojiye kadar birçok alanı yeniden şekillendirecek gibi görünüyor.

Üretim Önündeki Tüm Engeller Kaldırılıyor

Yeni strateji kapsamında, İHA üretimini engelleyen ya da yavaşlatan çeşitli politikaların iptal edildiği belirtildi. Özellikle teknolojilere erişim konusundaki kısıtlamalar kaldırılırken, sektör temsilcilerinin önünü açacak hukuki altyapının da hazırlandığı bildirildi.

Belgede dikkat çeken bir diğer ifade ise şu oldu: “Mini İHA’lar artık mühimmat gibi değerlendirilmeli.” Bu yaklaşım, bu sistemlerin büyük savaş platformları kadar öncelikli olacağının açık bir göstergesi.

Mini İHA’lar ‘Tüketilebilir Mühimmat’ Kategorisine Alındı

Yeni konsept, mini insansız hava araçlarını sadece keşif için değil, gerektiğinde kullanılabilir ve hızla değiştirilebilir birer mühimmat olarak tanımlıyor. Pentagon bu sistemleri artık ucuz, kolay erişilebilir ve taktik avantaj sağlayan unsurlar olarak konumlandırıyor.

Bu değişiklik, savaş doktrininde önemli bir paradigma kaymasını da beraberinde getiriyor.

2027'ye Kadar Teknolojik Üstünlük Hedefleniyor

ABD’nin İHA alanındaki hedefi büyük: 2027 yılına kadar küresel düzeyde rakipsiz olmak. Bu doğrultuda, eğitim altyapısının güçlendirilmesi ve 90 gün içinde üç yeni ulusal İHA test alanının kurulması da planlanan adımlar arasında.

Savunma otoriteleri, bu hedefe ulaşmak için çok boyutlu bir stratejinin hayata geçirileceğini vurguluyor.

Komutanlara Yetki, FAA ile Menzil Kısıtlaması Kalkıyor

Yeni dönemde ordu içindeki yetki dağılımında da değişiklikler var. Ulusal güvenlik kriterlerine uyulması şartıyla, komutanlara İHA'ları doğrudan satın alma, test etme ve eğitimlerde kullanma izni verildi.

Ayrıca Federal Havacılık İdaresi (FAA) ile iş birliği içinde, İHA’ların menzil sınırlandırmalarının kaldırılması ve spektrum izinlerinin hızlandırılması planlanıyor.

Silahlandırma ve Eğitim Süreci Yeniden Tasarlanıyor

Pentagon, silahlandırma taleplerinin 30 gün içerisinde sonuçlandırılacağını duyurdu. Ayrıca, canlı atış testlerini kapsayan yeni eğitim sahalarının kurulması ve eğitim modüllerinin modernize edilmesi hedefleniyor.

Belgede yer alan çarpıcı cümlelerden biri olan, “En büyük riskimiz, riskten kaçmaktır.” sözü ABD’nin yeni stratejisini özetliyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...