İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in işgal altındaki Doğu Kudüs’te Filistinlilerden gasbedilen yerleşim alanlarını genişletmeyi öngören “E1” projesine onay vermesi, Arap ve İslam dünyasında büyük tepki topladı. 31 Arap ve İslam ülkesi ile İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), yayımladıkları ortak açıklamada bu planı uluslararası hukuka aykırı ve barışa tehdit olarak nitelendirdi. Açıklamada, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun “Büyük İsrail” söylemlerine de sert tepki gösterilerek, BM Şartı’nın 2/4. maddesi hatırlatıldı. Liderler, güç kullanarak toprak gaspının kabul edilemez olduğunu belirtti. Bu gelişmeler, bölgede yeni bir “Nekbe” (Büyük Felaket) endişesini güçlendirdi. Özellikle E1 projesi kapsamında yerinden edilecek bedeviler, Filistin halkının bir kez daha toplu sürgünle karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulundu.

Açlık silah olarak kullanılıyor

Gazze’de ise İsrail’in saldırıları ve insani yardımları engellemesi sonucu ağır bir insani felaket yaşanıyor. Su, ilaç ve gıda malzemelerinin yokluğu nedeniyle özellikle çocuklar arasında açlıktan ölümler hızla artıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 222’ye yükseldi; bunların 101’i çocuk. Uluslararası çevreler, İsrail’in açlık ve susuzluğu “savaş silahı” olarak kullandığını dile getiriyor. Gazze’nin yüzde 88’inin altyapısı yıkılırken, nüfusun yaklaşık 2,3 milyonunun 2 milyona yakını sürgün ve bombardımanlarla yerinden edildi. Defalarca göç etmek zorunda kalan siviller, İsrail ordusunun barınaklara yönelik saldırılarıyla bir kez daha hedef oluyor. Bu tablo, hem İslam ülkelerinin hem de uluslararası kamuoyunun sert tepkisini artırıyor ve İsrail’in uygulamalarının kalıcı bir barış ihtimalini giderek daha da zayıflattığı değerlendiriliyor.