Bugünün Haberi
23 Şubat 2025, 13:48
15
(Güncellendi: 23 Temmuz 2025, 16:47)

Ehliyet Değiştirme Süresi İşte Güncel Tarihler ve Detaylar

Türkiye'de eski tip sürücü belgelerinin yenilenmesi için verilen süre hakkında vatandaşlar araştırmalarına devam ediyor.
Ehliyet Değiştirme Süresi İşte Güncel Tarihler ve Detaylar

Ehliyet değiştirme süresi ve gerekli belgeler hakkında merak edilen tüm detayları sizin için derledik.

Ehliyet Değiştirme Süresi Ne Zaman Bitiyor?

İçişleri Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre, eski tip ehliyetlerin değiştirilmesi için son tarih 31 Aralık 2024 olarak belirlenmişti. Ancak yoğunluk nedeniyle bu süre 31 Temmuz 2025 tarihine uzatıldı.

Ehliyet Değiştirme İşlemi Nasıl Yapılır?

Ehliyetini yenilemek isteyen vatandaşlar, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü üzerinden randevu alarak başvurularını yapabilirler. İşlem için gerekli belgeler şunlardır:
✔️ Eski sürücü belgesi
✔️ Kimlik kartı veya pasaport
✔️ 1 adet biyometrik fotoğraf
✔️ Sürücü sağlık raporu
✔️ Vergi dairesinden alınan harç ödeme dekontu
✔️ Parmak izi kaydı

Ehliyet Yenileme Ücreti 2025

Ehliyet değiştirme işlemleri için belirlenen ücretler her yıl güncellenmektedir. 2024 yılı için belirlenen yenileme ücreti 15 TL + 2 TL vakıf payı şeklindedir. 2025 yılı için yeni fiyat tarifesi açıklandığında güncellenecektir.

Ehliyetini Yenilemeyenler Ne Yapacak?

Süresi içinde ehliyetini yenilemeyen sürücüler, geçerliliğini yitirmiş sürücü belgesi ile trafiğe çıkmaları halinde ceza alabilirler. Yetkililer, son güne kadar başvuruların tamamlanmasını önermektedir.

27 Ağustos 2025, 14:34
5

Utanç Kadının Değil Failin! İfşalarla Yıkılan Ataerkil Düzen

Taciz ifşaları yalnızca bireysel suçları değil, onları koruyan sistemleri de açığa çıkarıyor. Feminist politika, utancı mağdura değil faile iade ederek hakikati kamusal alana taşıyor. İfşaların neden bu kadar önemli olduğuna dair tüm detaylar haberimizde…
Utanç Kadının Değil Failin! İfşalarla Yıkılan Ataerkil Düzen

Türkiye’de son günlerde art arda gelen taciz ifşaları, yalnızca bireysel failleri değil, onların eylemlerini mümkün kılan ataerkil sistemleri de açığa çıkarıyor. Feminist politika, mağdurun sessizliğine odaklanmak yerine bu sessizliği üreten, yeniden üreten ve koruyan toplumsal mekanizmaları ifşa etmeyi hedefliyor. Çünkü utanç, kadının ya da çocuğun sırtına yüklenen bireysel bir duygu değil; erkekliğin “onur” adı altında sahip çıktığı, sistematik biçimde dağıtılan ve failin korunmasını sağlayan bir araç olarak işliyor. UNICEF verilerine göre dünya genelinde milyonlarca kadın ve çocuk en yakınları tarafından istismara uğrarken, devlet ve kurumların bu utancı gizlemeye yönelik ikiyüzlü tavrı, mağdurların-hayatta kalanların sesini bastırıyor.

Onur kime ait, utanç kime?

Psikoloji literatüründe utanç çoğu kez bireysel duygu olarak tanımlansa da feminist teoriler bunun toplumsal bir inşa olduğunu vurguluyor. Kadınlara itaatkârlık ve utangaçlık, erkeklere meydan okuma ve cesaret atfedilerek duygular dahi cinsiyetlendirilmiş durumda. İşte bu nedenle ifşalar, yalnızca bireysel deneyimleri açığa çıkarmak değil, utancı faillere iade edip onuru kadın dayanışmasının merkezine taşımak anlamına geliyor. Gabor Maté’nin de belirttiği gibi, travmayı derinleştiren yaşanan olayın kendisi değil, sonrasında mağdurun nasıl karşılandığıdır. Kadınların ve çocukların adalet arayışında sürekli susmaya zorlandığı bir düzende, ifşalar sessizliği kıran en güçlü kolektif araçlardan biri olarak öne çıkıyor. Bugün asıl soru, “neden şimdi anlattı?” değil, “neden bu kadar susturulmak zorunda kaldı?” olmalıdır. Çünkü utanç kadına değil, failin işlediği şiddeti mümkün kılan ataerkil zihniyete aittir.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...