Bugünün Haberi
5 Eylül 2025, 13:32
6

CHP’li Beykoz Belediye Başkanı Köseler Tahliye Edildi: Mahkemeden Şaşırtan Karar!

Alaattin Köseler, aylar süren tutukluluğun ardından mahkeme kararıyla tahliye edildi. 12 isimle birlikte serbest bırakılan Köseler, iddianamedeki çelişkilere sert tepki gösterdi. Tahliye kararının perde arkasındaki detaylar haberimizde…
CHP’li Beykoz Belediye Başkanı Köseler Tahliye Edildi: Mahkemeden Şaşırtan Karar!

Cumhuriyet Halk Partili belediyelere yönelik yürütülen operasyonlarda tutuklanan Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler, yaklaşık altı ay süren tutukluluğun ardından tahliye edildi. İstanbul Anadolu 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın üçüncü gününde alınan kararla Köseler’in yanı sıra 12 isim daha serbest bırakıldı. Savcı mütalaasında yalnızca 7 sanığın tahliyesini talep etmiş olsa da mahkeme heyeti, tutukluluk süresi ve dosyadaki delil durumunu göz önünde bulundurarak 13 sanık için tahliye kararı verdi. 3 Mart’ta görevden uzaklaştırılarak tutuklanan Köseler, savunmasında iddianamedeki çelişkilere dikkat çekti ve “Soruyorum, bu iddianameyi hazırlayanın hiç mi vicdanı yok?” ifadeleriyle tepki gösterdi. Tahliye kararının ardından Beykoz’da ve CHP teşkilatında sevinçle karşılanan gelişme, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de Köseler’e destek mesajlarıyla gündeme taşındı.

Duruşmalarda Çelişkiler ve Tepkiler

Tahliye edilenler arasında Metin Ülgey, Fidan Gül Miniç, Mustafa Karadağ, Onur Demirci, Yusuf Karaaslan, Mahmut Adalı, Tamer Çapraz, Veli Gümüş, Havva Dindar, Uğur İnci ve Serdar Karahan da yer aldı. Mahkemenin bu kararı, savcının talebinin ötesine geçmesi açısından dikkat çekti. Köseler’in savunmasında, iddianamede ifade veren kişinin bazı ihalelerde yetkili, bazılarında ise sorumsuz gösterilmesinin açık bir çelişki olduğu vurgulandı. CHP kanadı, bu süreçte yargının siyasallaştırıldığı eleştirilerini dile getirirken, Köseler’in tahliyesiyle birlikte gözler davanın ilerleyen aşamalarına çevrildi. Kamuoyunda, bu gelişmenin CHP’li belediyelere yönelik operasyonların siyasi boyutunu daha da tartışılır hale getireceği konuşuluyor. Mahkeme kararının ardından Köseler’in yeniden görevine dönüp dönemeyeceği ise ilerleyen süreçte netleşecek.


5 Eylül 2025, 13:30
5

CHP’ye Kayyım Atandı, AKP MYK’da Sessizlik: 3 Saat Boyunca Tek Kelime Edilmedi!

CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atandığı sırada AKP Genel Merkezi’nde MYK toplantısı yapıldı. Ancak üç saat süren toplantıda bu kritik gelişme gündeme gelmedi. AKP içindeki sessizlik ve kulislerdeki değerlendirmeler haberimizde…
CHP’ye Kayyım Atandı, AKP MYK’da Sessizlik: 3 Saat Boyunca Tek Kelime Edilmedi!

CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atandığı saatlerde, AKP Genel Merkezi’nde Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı yapılıyordu. Gazeteci Nuray Babacan’ın aktardığına göre üç saatten uzun süren toplantıda, Türkiye’nin ana muhalefet partisine yönelik bu kritik gelişme gündeme dahi alınmadı. AKP’li yöneticilerin çoğunun gelişmeleri sosyal medyadan öğrendiğini yazan Babacan, MYK üyelerinin bilgi alma veya müzakere etme talebinde bulunmadığını vurguladı. Erdoğan’ın açılış konuşmasının Çin gezisi, Suriye ve Gazze üzerine olduğu, Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in de CHP davasını yalnızca “yargının işi” diyerek geçiştirdiği ifade edildi. Bu durum, AKP Genel Merkezi’nin karar alıcı rolünü kaybettiği yönündeki değerlendirmeleri güçlendirdi.

Siyasi Sonuçlar ve Parti İçi Değerlendirmeler

Babacan’ın yazısında aktardığına göre, AKP’li kurmaylar arasında yapılan değerlendirmelerde kayyım atamasının asıl hedefinin 15 Eylül’deki CHP Büyük Kongresi davası olduğu yorumları öne çıktı. İstanbul İl Başkanlığı ve delegelerinin devre dışı bırakılmasıyla mahkemenin vereceği kararın yönlendirilmeye çalışıldığı iddia edildi. Ancak AKP içinde bu operasyonun kime fayda sağlayacağı konusunda fikir ayrılıkları mevcut. Bazı yöneticiler bu adımın iktidara kısa vadede kazanç getireceğini savunurken, bir kısmı orta vadede ciddi siyasi zarar doğurabileceğini düşünüyor. Özellikle CHP tabanında oluşacak mağduriyet duygusunun, yeni siyasi oluşumlara zemin hazırlayabileceği ve bunun Cumhur İttifakı için olumsuz sonuçlar yaratabileceği dile getiriliyor. Babacan, iktidar cephesinde asıl kaygının hukuki değil, siyasi sonuçlar olduğu tespitini yapıyor ve yaşananların parti içindeki kırılgan dengeleri daha görünür kıldığını vurguluyor.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...