Bugünün Haberi
5 Eylül 2025, 12:08
5

CHP İstanbul’a Kayyım Atandı, AKP MYK’da Şaşırtan Sessizlik: 3 Saat Boyunca Tek Kelime Edilmedi!

CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atanırken, AKP Genel Merkezi’nde yapılan MYK toplantısında bu kritik gelişmeye dair tek kelime edilmedi. Erdoğan dış politika konuşmalarına ağırlık verdi, kurmaylar ise sosyal medyadan süreci takip etti. Gelişmenin siyasi sonuçlarına dair çarpıcı kulis bilgileri haberimizde…
CHP İstanbul’a Kayyım Atandı, AKP MYK’da Şaşırtan Sessizlik: 3 Saat Boyunca Tek Kelime Edilmedi!

CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atandığı 2 Eylül günü, gözler bir yandan da AKP Genel Merkezi’ndeydi. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleşen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı üç saati aşkın sürdü. Ancak Türkiye’nin ana muhalefet partisinin en büyük il örgütü üzerinden yapılan operasyon, toplantının gündemine hiç girmedi. Gazeteci Nuray Babacan’ın aktardığına göre, AKP’li yöneticiler gelişmeleri sosyal medyadan takip etmekle yetindi. Toplantıda uzun ve rutin sunumların öne çıkması, MYK’nın karar alma süreçlerinden giderek uzaklaştığının işareti olarak yorumlandı. Erdoğan’ın açılış konuşmasında ise Çin gezisi, Suriye ve Gazze gibi dış politika başlıkları ön plandaydı. Parti Sözcüsü Ömer Çelik de konuyla ilgili “yargının işi” demekle yetindi.

“Parti Genel Merkezi Karar Verici Olmaktan Çıktı”

Kulislerde konuşulanlara göre, CHP İstanbul İl Yönetimi’ne kayyım atanması, yaklaşan 15 Eylül’deki CHP Büyük Kongresi davasına doğrudan etki etme amacı taşıyor. İl kongresinin iptal edilmesiyle çok sayıda delegenin devre dışı bırakıldığı ve böylece kongre sürecine müdahale edildiği düşünülüyor. AKP içindeki bazı isimler bu hamlenin beklenmedik olduğunu, uzun vadede iktidarın aleyhine sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor. Özellikle mağdur edilen ve mücadeleci kimliğiyle öne çıkan CHP’lilerin ileride “yeni bir başlangıç” yaparak siyasette farklı bir güç haline gelebileceği konuşuluyor. Bazı kurmaylar, kısa vadede avantaj gibi görülen bu sürecin orta vadede Cumhur İttifakı’na zarar vereceği görüşünde. Parti merkezinin kritik gelişmelere kayıtsız kalması ise siyaset sahnesinde dikkat çekici bir tablo olarak kayıtlara geçti.

5 Eylül 2025, 13:30
1

CHP’ye Kayyım Atandı, AKP MYK’da Sessizlik: 3 Saat Boyunca Tek Kelime Edilmedi!

CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atandığı sırada AKP Genel Merkezi’nde MYK toplantısı yapıldı. Ancak üç saat süren toplantıda bu kritik gelişme gündeme gelmedi. AKP içindeki sessizlik ve kulislerdeki değerlendirmeler haberimizde…
CHP’ye Kayyım Atandı, AKP MYK’da Sessizlik: 3 Saat Boyunca Tek Kelime Edilmedi!

CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atandığı saatlerde, AKP Genel Merkezi’nde Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı yapılıyordu. Gazeteci Nuray Babacan’ın aktardığına göre üç saatten uzun süren toplantıda, Türkiye’nin ana muhalefet partisine yönelik bu kritik gelişme gündeme dahi alınmadı. AKP’li yöneticilerin çoğunun gelişmeleri sosyal medyadan öğrendiğini yazan Babacan, MYK üyelerinin bilgi alma veya müzakere etme talebinde bulunmadığını vurguladı. Erdoğan’ın açılış konuşmasının Çin gezisi, Suriye ve Gazze üzerine olduğu, Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in de CHP davasını yalnızca “yargının işi” diyerek geçiştirdiği ifade edildi. Bu durum, AKP Genel Merkezi’nin karar alıcı rolünü kaybettiği yönündeki değerlendirmeleri güçlendirdi.

Siyasi Sonuçlar ve Parti İçi Değerlendirmeler

Babacan’ın yazısında aktardığına göre, AKP’li kurmaylar arasında yapılan değerlendirmelerde kayyım atamasının asıl hedefinin 15 Eylül’deki CHP Büyük Kongresi davası olduğu yorumları öne çıktı. İstanbul İl Başkanlığı ve delegelerinin devre dışı bırakılmasıyla mahkemenin vereceği kararın yönlendirilmeye çalışıldığı iddia edildi. Ancak AKP içinde bu operasyonun kime fayda sağlayacağı konusunda fikir ayrılıkları mevcut. Bazı yöneticiler bu adımın iktidara kısa vadede kazanç getireceğini savunurken, bir kısmı orta vadede ciddi siyasi zarar doğurabileceğini düşünüyor. Özellikle CHP tabanında oluşacak mağduriyet duygusunun, yeni siyasi oluşumlara zemin hazırlayabileceği ve bunun Cumhur İttifakı için olumsuz sonuçlar yaratabileceği dile getiriliyor. Babacan, iktidar cephesinde asıl kaygının hukuki değil, siyasi sonuçlar olduğu tespitini yapıyor ve yaşananların parti içindeki kırılgan dengeleri daha görünür kıldığını vurguluyor.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...