Bugünün Haberi
24 Nisan 2025, 13:21
13

Yeniden Refah Partili Doğan Aydal’dan Sert Çıkış: “İBB’nin Görüşü Yoksayılıyor” (işte detaylar..)

Suyun akışıyla beraber akıl da durmasın… Kanal İstanbul tartışması yeniden gündemde. Doğan Aydal uyarıyor: “Barajlar tehlikede, su krizi kapıda!”
Yeniden Refah Partili Doğan Aydal’dan Sert Çıkış: “İBB’nin Görüşü Yoksayılıyor” (işte detaylar..)


Kanal İstanbul Krizi Derinleşiyor: “Su Krizine Yol Açacak” Uyarısı

Yeniden Refah Partisi Başkan Vekili Prof. Dr. Doğan Aydal, Kanal İstanbul projesine dair çok net konuştu: “Bu proje sadece çevresel değil, jeopolitik ve sosyopolitik risklerle de dolu.” Hazırladıkları “Kanal İstanbul Asla Yapılmamalıdır” adlı çalışmayı hatırlatan Aydal, Montrö’den enerji altyapısına, Trakya’daki yer altı su rezervlerinden Ekümeniklik tartışmalarına kadar geniş kapsamlı bir risk listesi sundu.

Aydal ayrıca, proje kapsamındaki bazı yapıların “gecekondu statüsünde” olduğunu savunarak, “İBB'nin izin vermediği altyapı bağlantıları, hukuken geçersiz bir inşa süreci yaratıyor” dedi. Özellikle Sazlıdere Barajı’na yakın TOKİ konutlarının, içilebilir su kaynaklarını tehdit ettiğini belirtti. “Bu, geri dönüşü zor bir kriz doğurabilir” ifadelerini kullandı.

Siyasi Gerilim, Su Krizi ve Hukuki Soru İşaretleri

Aydal’ın açıklamalarına göre, İBB projeye dair yasal tüm haklarını kullanarak inşaatlara su ve atık su aboneliği vermemekte ısrarcı. “Sazlıbosna’da yapılan konutlar kırmızı çizgiyi ihlal ediyor” diyen Aydal, ÇED raporlarının nasıl verildiğine dair de Çevre Bakanlığı’na yönelik eleştirilerde bulundu.

Plan iptal davası sonrası üç müteahhit firmaya yapılan şantiye suyu aboneliklerinin iptal edildiğini aktaran Aydal, şu anda söz konusu yapıların resmî altyapı bağlantıları bulunmadığını vurguladı. Özetleyecek olursak: “Bu yapılar teknik olarak gecekondu statüsündedir.”

29 Temmuz 2025, 00:10
4
(Güncellendi: 29 Temmuz 2025, 00:10)

Ankara’da doğum skandalı Doktorsuz doğum yargıya taşındı

Çankaya’da bir özel hastanede kadın doğum uzmanı olmadan gerçekleştiği öne sürülen doğum sonrası aile yargıya başvurdu. Sağlık Bakanlığı’nın devreye girmesi bekleniyor.
Ankara’da doğum skandalı Doktorsuz doğum yargıya taşındı

Ankara’da yaşanan ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran olayda, 32 yaşındaki Nihal Ş.’nin bir özel hastanede doktor bulunmaması nedeniyle doğumu kendi başına gerçekleştirdiği öne sürüldü. Doğumun 10 Mayıs sabahı Çankaya’daki özel bir hastanede, görevli hekimin bulunmadığı saatlerde gerçekleştiği iddia edilirken, annenin yardımına tesadüfen hastanede bulunan bir anestezi uzmanının yetiştiği bildirildi. Aile, yaşanan ihmal nedeniyle hukuki süreç başlattı. Sağlık Bakanlığı’nın konuya ilişkin denetim başlatması bekleniyor.

35. haftada başlayan sancı doktor olmadan sona erdi

Doğum sancıları başlayan Nihal Ş., 10 Mayıs sabahı Çankaya’da bulunan özel hastaneye başvurdu. Ancak akşam saatlerine doğru doğum başladığında iddiaya göre kadın doğum uzmanı görevde değildi. Hastane odasında yalnız başına doğum yapan annenin yardımına, şans eseri hastanede misafir olarak bulunan bir anestezi uzmanı yetişti.

Aile, Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu

Olayın ardından taburcu edilen Nihal Ş. ve eşi, yaşadıkları travmayı yargıya taşıdı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan suç duyurusu dilekçesinde, hastanenin doğumun uzman hekim gözetiminde gerçekleştirileceğini taahhüt etmesine rağmen, annenin yalnız bırakıldığı vurgulandı. Dilekçede ayrıca, annenin yardım çağrılarına rağmen herhangi bir sağlık personelinin müdahale etmediği öne sürüldü.

“Bin yıl öncesinde mağarada doğum yapar gibiydi”

Ailenin avukatı Kadir Cem Temtek, olayın vahametini şu sözlerle aktardı:

“Müvekkilim hastane odasında, kanlar içinde, çığlıklar arasında doğum yaptı. O sırada orada bulunan misafir bir anestezi uzmanı müdahale etmese, anne ve bebek hayatta olmayabilirdi.”

Temtek ayrıca, doğum sonrası yoğun bakımda kalan bebeğin masraflarının da aileden talep edildiğini belirtti.

“24 saat doktor” vaadi gerçeği yansıtmadı

Avukat Temtek, hastanenin tanıtım materyallerinde ve sosyal medya hesaplarında 24 saat nöbetçi hekim bulunduğunu ilan ettiğini hatırlattı. “Prenses doğum” gibi acısız doğum modelleriyle güven kazanmaya çalışan hastanenin, olay anında bu vaatlerini yerine getirmediğini belirten Temtek,

“Bu doğumun doğal doğum olduğunu söylediler. Ama ortada bariz bir ihmal var,” ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanlığı’ndan Müdahale Bekleniyor Kamu denetimi gündemde

Anne ve bebeğin şu anki sağlık durumlarının iyi olduğu açıklansa da, olayın uzun vadeli etkileri belirsizliğini koruyor. Aile, Sağlık Bakanlığı’nın konuya dahil olarak kapsamlı bir denetim başlatmasını istiyor.
Temtek, “Devletimizin bu konudaki hassasiyetine inanıyoruz. Yargı sürecine güvendiğimizi de açıkça ifade etmek isteriz,” dedi.

Kamuoyu Tepkili, Gözler Bakanlıkta

Olayın üzerinden iki ay geçmesine rağmen hastane yönetiminden henüz resmi bir açıklama gelmedi. Kamuoyunun sosyal medyada dile getirdiği tepkiler giderek büyürken, uzmanlar da hastanelerdeki gece personel düzenlemelerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyor. Sağlık alanındaki bu tür ihmallerin yeniden yaşanmaması için hem denetimlerin artırılması hem de caydırıcı cezaların gündeme alınması bekleniyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...