Bugünün Haberi
25 Haziran 2025, 12:57
14

Sızan Pentagon Raporu İran'ı 'Tam Yok Etme' Planı Fiyaskoyla Bitti

ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği hava saldırılarının ardından hazırlanan ön rapor, hedeflenen "tam yok etme" amacına ulaşılamadığını ortaya koydu. Sızan rapora göre, saldırılar İran'ın nükleer kapasitesini sadece birkaç ay geciktirebildi ve temel bileşenlerin aylar içinde yeniden çalıştırılabileceği belirtiliyor. Bu durum, ABD Başkanı Donald Trump'ın "nükleer tesisler yok edildi" açıklamalarıyla çelişiyor ve tartışmaları alevlendiriyor.
Sızan Pentagon Raporu İran'ı 'Tam Yok Etme' Planı Fiyaskoyla Bitti

ABD'nin Fordo, Natanz ve İsfahan'daki nükleer tesislere yönelik bombardımanına ilişkin ön rapor, saldırıların ülkenin nükleer programını "tamamen yok etmeyi" başaramadığını gösteriyor. Konuya yakın yetkililer, saldırıların bazı tesislerin girişlerini kapatmayı başardığını ancak yer altındaki yapıları yıkamadığını aktarıyor.

ABD istihbarat kurumları, saldırı öncesinde İran'ın nükleer bomba üretmeye karar vermesi halinde bunu yaklaşık üç ay içinde gerçekleştirebileceğini değerlendiriyordu. Ancak yeni rapora göre, bombardıman ve İsrail'in saldırıları sonrasında programın "altı aydan kısa bir süreliğine" ertelendiği belirtiliyor. Raporda ayrıca, santrifüjler de dahil olmak üzere nükleer programın temel bileşenlerinin aylar içinde yeniden çalıştırılabileceği sonucuna varıldı.

Uranyum Stokları Gizli Tesislere Taşındı

Raporun en dikkat çekici detaylarından biri, İran'ın saldırıdan önce zenginleştirilmiş uranyum stoklarının büyük kısmını başka yerlere taşıdığı ve bu maddelerin çok azının yok edildiği bilgisi oldu. Bazı yetkililer, İran'ın bu malzemelerin bir kısmını gizli tesislere götürmüş olabileceğini değerlendirirken, İsrailli yetkililer de İran'ın olası saldırılara karşı küçük çaplı gizli zenginleştirme tesislerini koruduğunu düşünüyor.

Media content

Natanz En Ciddi Hasarı Aldı, Fordo'yu Yok Etmek Zor

Saldırılarda Fordo, Natanz ve İsfahan'daki üç tesiste orta ila ağır arasında değişen düzeylerde hasar oluştuğu bildirildi. En ciddi zararın Natanz tesisinde meydana geldiği belirtilirken, İran'ın bu tesisleri yeniden inşa edip etmeyeceği belirsizliğini koruyor.

Askeri uzmanlar, özellikle Fordo gibi dağ altına 75 metreden daha derine gömülü tesislerin yok edilmesi için günlerce süren hava saldırıları gerektiğini belirtmişti. ABD uçakları, cumartesi günü Fordo'ya en az iki kez saldırmış ve B-2 bombardıman uçakları 12 adet GBU-57 "sığınak delici" bomba bırakmıştı. Tesiste altı adet büyük çukur oluştuğu bildirilse de, pek çok bomba uzmanı tek günlük saldırının yetersiz olacağı kanaatinde.

Media content

Trump'ın Açıklamaları ve Pentagon'un Raporu Arasındaki Çelişki

ABD Başkanı Donald Trump'ın saldırıların ardından yaptığı "nükleer tesisler yok edildi" yönündeki açıklamaları, sızan bu ön hasar tespit raporuyla çelişiyor. Savunma Bakanı Pete Hegseth, Trump'ın değerlendirmesini yineleyerek, bombaların hedeflere tam isabetle ulaştığını ve İran'ın nükleer silah üretim kabiliyetinin yok edildiğini savunmuştu. Ancak beş sayfalık raporun yalnızca ilk değerlendirme olduğu ve Savunma İstihbarat Dairesi'ne göre İran'ın nükleer materyallerinin büyük kısmını elinde tutmaya devam ettiği belirtiliyor. Bu durum, isterse bomba üretme kapasitesine hala sahip olabileceği anlamına geliyor.

Media content

ABD Kongresi'ne salı günü yapılması planlanan bilgilendirme de bu gelişmeler üzerine ertelendi.

Trump'tan Basına "Yalancılık" Suçlaması

Raporun basına sızmasının ardından Trump, Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda, haberlerinde istihbarat raporuna yer veren CNN ve New York Times'ı "yalancılıkla" suçladı. Trump, "Yalan haber kanalı CNN, başarısız New York Times ile birlikte tarihteki en başarılı askeri saldırılardan birini etkisiz göstermek için birlik oluşturdu" ifadelerini kullandı.

İstihbarat yetkilileri, İran'ın hala nükleer silah üretme kararı almadığını, ancak bu kararı alırsa hızlı hareket edebileceğini belirtiyor. Saldırıların İran'ı bu yönde bir karara itip itmediği ise henüz bilinmiyor. Genelkurmay Başkanı General Dan Caine, "Operasyonun amacı İran'ın nükleer altyapısını ciddi şekilde zayıflatmaktı" dese de, nihai hasar tespiti çalışmalarının sürdüğünü ve İran'ın programından ne kadar kaldığının belirlenmesinin erken olduğunu vurguladı.

29 Temmuz 2025, 08:25
5
(Güncellendi: 29 Temmuz 2025, 08:25)

Çin’den ABD-AB Anlaşmasına Sert Çıkış “Ulusal Çıkarlarımız Tehlikede”

Çin Dışişleri Bakanlığı, ABD ile AB arasında imzalanan yeni ticaret anlaşmasına sert tepki gösterdi: “Çin’in çıkarlarına zarar verecek her girişime karşıyız.”
Çin’den ABD-AB Anlaşmasına Sert Çıkış “Ulusal Çıkarlarımız Tehlikede”

Çin yönetimi, geçtiğimiz günlerde ABD ile Avrupa Birliği arasında varılan kapsamlı ticaret anlaşmasına karşı tavrını netleştirdi. Pekin’de düzenlenen olağan basın toplantısında konuşan Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Guo Ciakun, söz konusu anlaşmanın Çin’in ulusal çıkarlarını tehdit ettiğini vurguladı.

Sözcü Guo, “Herhangi bir tarafın, Çin’in ulusal çıkarları aleyhine bir anlaşma yapma girişimine kesinlikle karşıyız. Uluslararası ticaretin, DTÖ kuralları çerçevesinde yürütülmesi gerektiğine inanıyoruz,” ifadelerini kullandı. Çin’in açıklamaları, özellikle Batı ülkeleri arasındaki ekonomik yakınlaşmanın Asya cephesinde nasıl yankı bulduğunu bir kez daha ortaya koydu.

ABD Başkanı Trump: “AB Pazarı Artık Bize Tamamen Açık”

Geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada ABD Başkanı Donald Trump, Avrupa Birliği ile yürütülen ticaret görüşmelerinin başarıyla tamamlandığını duyurdu. Anlaşmanın detayları oldukça çarpıcı: AB, ABD’den 750 milyar dolarlık enerji ürünü alımını kabul etti. Buna karşılık olarak ABD de AB ürünlerine %15 oranında yeni bir gümrük tarifesi uygulayacak.

Trump, “Avrupa artık bizim için sınırsız bir pazar. Bu, Amerika’nın son yıllarda elde ettiği en büyük ekonomik diplomasi zaferlerinden biri,” şeklinde konuştu.

Yüzlerce Milyar Dolarlık Yatırım Vaadi

Anlaşmanın yalnızca enerji alımından ibaret olmadığını belirten Trump, AB’nin ABD’ye 600 milyar doları aşan yatırım yapmayı da taahhüt ettiğini söyledi. Ayrıca, Avrupa ülkeleri, ABD menşeli ürünlere yönelik pek çok gümrük tarifesini kaldırmayı kabul etti. Bu gelişme, Amerikan mallarının Avrupa raflarında daha fazla yer bulacağına işaret ediyor.

Pekin, Batı İttifakının Ekonomik Gücünden Endişeli

Çin’in verdiği tepki, sadece söz konusu anlaşmaya değil, genel anlamda Batı bloğunun son dönemdeki ekonomik dayanışmasına yönelik bir kaygının ifadesi olarak görülüyor. Pekin yönetimi, bu tür iş birliklerini “ekonomik çevreleme” stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriyor.

Konuyla ilgili görüş bildiren uluslararası ticaret uzmanı Prof. Dr. Liang Wei’ye göre, “Çin, ABD ve AB arasındaki bu yeni ekonomik bağın uzun vadede kendisini küresel ticaret alanında yalnızlaştırabileceğinden endişe ediyor.”

Sonraki Adımlar Ne Olacak?

Henüz anlaşmanın tüm detayları netlik kazanmış değil. Ancak Çin’in bu çıkışının ardından, Pekin ile Brüksel ve Washington arasında yeni bir diplomatik gerilim hattı oluşabileceği değerlendiriliyor. Gözler şimdi, Çin’in bu gelişmelere karşı alacağı somut önlemlerde.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...