Gazeteci Ruşen Çakır, Türkiye’nin en tartışmalı gündemlerinden biri olan PKK’nın fesih süreci ve Fethullahçı yapılanmanın geleceği üzerine dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Çakır, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’taki açıklamasında örgüte fesih çağrısı yaptığını hatırlatarak, “Silah bırakmanın ötesinde fesih de istendi ve örgüt bunu kabul etti. Bu, Türkiye için çok büyük bir parantezin kapanması anlamına geliyor ancak süreç kolay olmayacak” dedi. Özellikle Suriye’deki çatışmalar ve karşılıklı güç gösterilerinin bu süreci tehlikeye sokabileceğini belirten Çakır, yine de umutlu olduğunu dile getirdi. Ona göre, PKK’nın silahlı yapılanmasını sonlandırıp yasal siyaset içerisinde yoluna devam etmesi, Türkiye için tarihi bir dönüm noktası olacak.

Fethullahçılar İçin “Sosyolojik Olarak Bitti” Yorumu

Çakır, PKK tartışmasının yanında Fethullahçı yapılanmanın durumu hakkında da sert değerlendirmelerde bulundu. Örgüt liderinin ölümüyle birlikte dağınık bir yapının ortaya çıktığını belirten Çakır, “Bu hareketin artık böyle bir gücü kalmadı. Özellikle Türkiye toprakları içerisinde sosyolojik olarak bitmiş durumda” ifadelerini kullandı. Bazı Fethullahçıların yurt dışında “Türkiye bizi bekliyor” şeklinde gerçek dışı söylemlerle umut dağıttığını belirten Çakır, bunun hiçbir şekilde karşılığı olmadığını söyledi. Devletin bu örgütü “önemsemediği ya da sırası gelmediği için” geri planda tuttuğunu vurgulayan Çakır, sürecin tamamen zaman meselesi olduğunu dile getirdi. Yorumunu Dostoyevski’ye ithaf ederek bitiren Çakır, “Yeraltından Notlar” ve “Kumarbaz” kitaplarının cezaevinde okunacak en özel eserler olduğunu söyleyerek kişisel bir notla sözlerini noktaladı.