Bugünün Haberi
19 Ocak 2024, 20:02
57
(Güncellendi: 17 Temmuz 2025, 12:32)

Kumtel Hangi Ülkenin Malı? Kumtel Nerede Üretiliyor? Kumtel'in Sahibi Kim?

Türkiye'nin öncü beyaz eşya markalarından biri olan Kumtel Dayanıklı Tüketim A.Ş, Mustafa Köseoğlu tarafından 1972 yılında Kayseri'de kuruldu. Kumtel, merkezi ve fabrikasıyla Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet göstererek kalitesiyle öne çıkan bir markadır.
Kumtel Hangi Ülkenin Malı? Kumtel Nerede Üretiliyor? Kumtel'in Sahibi Kim?

Şirket, adını kumbaralı telefonun kısaltması olan "KUM" ve "TEL" sözcüklerinden almıştır. Kumtel'in alt markası olan Luxell ise küçük ev aletleri ve pişirici ürün gruplarında uzmanlaşarak sektördeki etkileyici konumunu pekiştirmiştir.

Kumtel'in kökleri 1972 yılına kadar gitmekte olup, şirket, Türkiye'de ilk yerli telefon üretimiyle dikkat çekmiştir. 1976 yılında seramik taşlı ısıtıcı üretimine geçerek ısıtıcı sektöründe liderliğe yükselmiştir. Mini ve solo fırınlar, ankastre ürünler gibi çeşitli ürün gruplarına odaklanarak ürün yelpazesini genişletmiştir.

2005 yılından bu yana Türkiye'nin en büyük 500 sanayi kuruluşu arasında yer alan Kumtel, sadece Türkiye pazarında değil, aynı zamanda dünya genelinde etkili bir şekilde faaliyet göstermektedir. 120'den fazla ülkeye ihracat yaparak global beyaz eşya pazarında sağlam bir konum elde etmiştir.

Ankastre ürünler, mini fırınlar, set üstü ocaklar, ısıtıcılar, solo fırınlar ve ankastre setler gibi çeşitli ürün gruplarıyla Kumtel, müşterilerine geniş bir ürün yelpazesi sunmaktadır. Kaliteli ve dayanıklı ürünleriyle müşteri memnuniyetini her zaman ön planda tutmaktadır.

Kumtel, Türkiye'deki güçlü duruşunun yanı sıra Etiyopya'da açtığı fabrikasıyla Türkiye dışındaki pazarlarda da büyüme hedeflerini sürdürüyor. Beyaz eşya sektöründeki inovatif ve kaliteli yaklaşımıyla Kumtel, gelecekte de sektördeki liderliğini korumaya devam edecek gibi görünüyor.

11 Ekim 2025, 14:21
4

Milli Parkı Kirletene 3 Yıl Hapis! Yeni Yasa TBMM’de

AK Parti, çevreyi korumaya yönelik yeni yasama teklifini TBMM’ye sundu. 30 maddelik düzenlemeyle milli parkları kirletenlere 3 yıla kadar hapis cezası geliyor. Ayrıca kaçak avlanmadan izinsiz yapılaşmaya kadar pek çok ihlal için ağır yaptırımlar öngörülüyor. Teklif, turizm alanlarında denetimlerin artırılmasını da kapsıyor.
Milli Parkı Kirletene 3 Yıl Hapis! Yeni Yasa TBMM’de

AK Parti, yeni yasama dönemine çevre ve doğa koruma odaklı kapsamlı bir teklif ile başladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulan 30 maddelik kanun teklifi, milli parkların korunması ve ekolojik dengenin sürdürülebilmesi için önemli düzenlemeler içeriyor.
Teklife göre, doğa tahribatı ve çevre kirliliğiyle mücadelede cezai yaptırımlar artırılacak.

Milli Parkı Kirletene 3 Yıla Kadar Hapis Cezası

Yeni düzenlemeye göre, milli park sınırları içerisinde çevreye zarar veren, suyu veya havayı kirleten, bitki örtüsüne zarar veren ya da izinsiz yapı inşa eden kişiler ağır şekilde cezalandırılacak. Bu fiilleri işleyenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilebilecek.

Ayrıca milli park giriş ücretini ödemeden parklara girenlere, belirlenen ücretin 14 katı tutarında idari para cezası uygulanacak.

Turistik Yapılaşmaya Sıkı Denetim

Yasayla birlikte milli park alanlarında turizm amaçlı yapılaşmaya da sınırlı izin getiriliyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayıyla, yalnızca uygun görülen bölgelerde turistik tesisler kurulabilecek.

Bu tesislerin en fazla 49 yıllığına tahsis edilmesi mümkün olacak. Ancak bakanlık onayı bulunmayan alanlarda hiçbir şekilde yapılaşma gerçekleştirilemeyecek. Böylece hem turizm potansiyeli korunacak hem de doğa tahribatı önlenecek.

Altyapı ve Avcılık Düzenlemeleri

Kanun teklifinde yalnızca zaruri altyapı çalışmaları için bazı istisnalar tanımlandı. Bu kapsamda, su, elektrik, ulaşım, haberleşme, petrol ve doğal gaz iletim hatlarının yapımına sınırlı şekilde izin verilebilecek.

Ayrıca kaçak avcılıkla mücadele kapsamında da cezalar artırılıyor. Avcılık belgesi olmadan avlananlara 10 bin TL, yasak bölgelerde avlananlara ise yine 10 bin TL idari para cezası uygulanacak. Yaban hayatı koruma sahalarında av yapanlara ise 15 bin TL’ye kadar ceza kesilecek.

Deniz Turizmine Kimlik Kayıt Zorunluluğu

Teklifte yer alan bir diğer önemli düzenleme ise deniz turizmi ve vakıflar alanında yapılıyor. Deniz turizmi araçlarında konaklayan kişilerin kimlik bilgileri ve giriş-çıkış tarihleri kayıt altına alınacak.

Bu uygulamayla hem güvenlik denetimleri güçlendirilecek hem de kayıt dışı turizm faaliyetleri önlenecek.

Yeni yasa teklifiyle Türkiye, doğa koruma ve sürdürülebilir çevre politikalarında yeni bir döneme adım atıyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...