Trafik Yalnızca Araçlarla Değil, Kayıplarla da Dolu

İstanbul trafiği artık sadece bir ulaşım sorunu değil, ekonomik ve sosyal bir kriz haline geldi. Uzmanlara göre yıllık trafik maliyeti 6-7 milyar doları buluyor. Bu rakam, sadece yakıta ya da zaman kaybına değil; araçların yıpranmasından çevre kirliliğine, kazalardan psikolojik bozulmalara kadar birçok başlığı kapsıyor. Kentin yolları tıkandıkça, İstanbul birikimlerini harcıyor, zamanını tüketiyor.

İstanbul Okan Üniversitesi’nden Doç. Dr. Selim Dündar bu maliyetin, kapasitenin çok üzerinde bir araç trafiğinin şehir içi altyapıyı zorlamasından kaynaklandığını söylüyor. Hatalı parklar, şerit ihlalleri, agresif manevralar ve bilinçsiz araç kullanımı, zaten yetersiz olan yolları daha da verimsiz hale getiriyor.

Çözüm Beton Değil, Davranışta

Yıllardır çözüm olarak sunulan yeni yollar, kavşaklar, alt geçitler kısa süreli rahatlamalar sağlasa da kalıcı çözüm olmaktan uzak. Dündar’a göre altyapıyı büyütmek değil, araç talebini azaltmak esas çözüm. Daha az özel araç, daha çok toplu taşıma, daha yaygın mikromobilite sistemleri, daha etkin sinyalizasyon.

İstanbul’da yaşayan bir birey yılda ortalama fazladan 105 saatini trafikte geçiriyor. Bu sürenin yarısı bile farklı bir şekilde değerlendirilse, hem birey için hem ülke ekonomisi için önemli kazanımlar sağlanabilir. Ancak trafik yalnızca sabır değil, planlama da ister. İstanbul’da herkes aynı saatte işe gitmeye çalıştığında, kentin akışı doğal olarak kilitleniyor. Bu yüzden mesai saatlerinin esnetilmesi, özel sektörün bu dönüşüme katılması, trafik yükünü daha eşit yayabilir.