İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturmasında önemli bir gelişme yaşandı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından hazırlanan raporda, İBB’nin yurt dışından metro projeleri için aldığı kredilerin büyük kısmının amacına uygun kullanılmadığı ortaya çıktı. Rapora göre, 2019’dan bu yana belediyenin hesaplarına giren toplam 66 milyar liralık fonun 18,1 milyar lirası doğrudan firmalara ve kişilere aktarılırken, 38,6 milyar liralık kısmın projelerle ilgisi bulunmayan alanlara yönlendirildiği tespit edildi. Bu paraların önemli bir bölümünün operasyonel harcamalara, yurt dışı kuruluşlara, vergi ve SGK ödemelerine gittiği, kalan 9,7 milyar liranın ise muhtelif para transferlerinde izinin kaybolduğu belirlendi. Raporda ayrıca, İBB ile bağlantılı kişi ve şirketlerin hesap hareketlerine dair detaylı incelemeler de yer aldı. Özellikle firari şüpheli Murat Gülibrahimoğlu’nun hesaplarına milyarlarca lira giriş-çıkış olduğu, altın bozdurma yoluyla gerçekleştirilen yüksek tutarlı işlemler dikkat çekti.

Şüpheli Para Trafiği ve Şirket İlişkileri

BDDK raporunda, İBB’ye bağlı şirketler üzerinden yapılan transferlerin karmaşık bir ağ oluşturduğu vurgulandı. Murat Gülibrahimoğlu, Fatih Keleş ve bazı şirketlerin imza yetkileriyle yürütülen para trafiği, raporda ayrıntılı şekilde anlatıldı. Örneğin, “huzur hakkı” adı altında milyonlarca liranın aktarıldığı, Dörter Mermer ve Kuzey İstanbul Gayrimenkul üzerinden gerçekleştirilen transferlerin ise dikkat çekici olduğu belirtildi. Ayrıca, İBB iştiraki şirketlerle bağlantılı bazı iş insanlarının milyonlarca liralık para hareketi içinde olduğu, altın üzerinden gerçekleştirilen işlemlerin de finansal sistemde şüpheli bir iz bıraktığı aktarıldı. Asoy grubu ve diğer şirketlerin İBB’den yıllar içinde milyarlarca lira aldığı da raporda öne çıkan noktalar arasında yer aldı. Tüm bu bulgular, metro kredilerinin şehir için değil, belirli kişi ve şirketler için kullanıldığı iddialarını güçlendirdi.