Bugünün Haberi
24 Haziran 2025, 13:39
9
(Güncellendi: 24 Haziran 2025, 13:39)

Herkes Kendi Memleketinde Yaşasaydı Türkiye'nin Nüfus Haritası Baştan Yazılırdı! İşte Şehirlerin Yeni Sıralaması

Türkiye'nin demografik yapısı üzerine yapılan ilginç bir düşünce deneyi, "Herkes memleketinde yaşasaydı şehirlerimizin nüfus sıralaması nasıl değişirdi?" sorusunu gündeme getirdi. TÜİK tarafından hazırlanan bu çarpıcı verilere göre, şu anki en kalabalık şehir olan İstanbul, listenin zirvesinden çok uzaklara düşerken, Şanlıurfa Türkiye'nin en kalabalık ili olacaktı! Trafik sorunundan ulaşım kolaylığına, kırsalın canlanmasından ekonomik dağılıma kadar birçok alanda büyük değişimlere yol açacak bu senaryonun detayları ve şehirlerin yeni nüfus sıralaması haberimizde.
Herkes Kendi Memleketinde Yaşasaydı Türkiye'nin Nüfus Haritası Baştan Yazılırdı! İşte Şehirlerin Yeni Sıralaması

Günümüzde 15 milyondan fazla nüfusa ev sahipliği yapan İstanbul'un, bu senaryoda sadece 2.609.762 kişiyle sıralamada gerilere düşmesi dikkat çekiyor. Trafiğin azalması, insan yoğunluğunun düşmesi ve ulaşımın kolaylaşması gibi hayallerin gerçeğe dönüşebileceği bu tablo, birçok İstanbulluyu düşündürüyor.

Peki bu ilginç senaryoda Türkiye'nin yeni nüfus haritası nasıl şekilleniyor? TÜİK verilerine göre, herkes memleketine dönseydi şehirlerimizin nüfusları şu şekilde sıralanacaktı



Media content

Herkes Memleketinde Yaşasaydı Türkiye Nüfus Sıralaması

  • Şanlıurfa – 3.147.997
  • Konya – 2.689.673
  • İstanbul – 2.609.762
  • Diyarbakır – 2.456.017
  • Ankara – 2.072.813
  • Samsun – 2.024.484
  • Sivas – 1.984.375
  • Erzurum – 1.975.024
  • İzmir – 1.950.877
  • Bursa – 1.850.389
  • Adana – 1.825.542
  • Gaziantep – 1.814.691
  • Mardin – 1.778.708
  • Van – 1.685.143
  • Kahramanmaraş – 1.663.566
  • Ordu – 1.597.285
  • Trabzon – 1.586.303
  • Kayseri – 1.523.456
  • Manisa – 1.423.485
  • Malatya – 1.418.666
  • Mersin – 1.408.246
  • Tokat – 1.387.198
  • Çorum – 1.328.236
  • Balıkesir – 1.277.831
  • Ağrı – 1.267.888
  • Antalya – 1.251.094
  • Yozgat – 1.240.756
  • Adıyaman – 1.209.269
  • Afyonkarahisar – 1.164.060
  • Giresun – 1.157.585
  • Kastamonu – 1.077.044
  • Kars – 1.010.697
  • Muş – 1.003.623
  • Denizli – 979.253
  • Aydın – 943.956
  • Elazığ – 940.190
  • Hatay – 881.744
  • Bitlis – 879.572
  • Batman – 877.298
  • Siirt – 859.444
  • Rize – 781.611
  • Eskişehir – 756.445
  • Şırnak – 745.179
  • Kütahya – 735.138
  • Zonguldak – 735.092
  • Niğde – 674.747
  • Çankırı – 668.417
  • Muğla – 667.530
  • Amasya – 654.464
  • Erzincan – 643.518
  • Aksaray – 599.691
  • Bingöl – 586.180
  • Kırşehir – 584.323
  • Tekirdağ – 568.105
  • Isparta – 563.898
  • Çanakkale – 557.115
  • Ardahan – 551.830
  • Nevşehir – 544.768
  • Kırıkkale – 541.579
  • Edirne – 502.227
  • Gümüşhane – 458.887
  • Artvin – 450.827
  • Bolu – 448.324
  • Kırklareli – 442.879
  • Düzce – 437.889
  • Sakarya – 427.518
  • Uşak – 416.728
  • Tunceli – 257.258
  • Burdur – 378.437
  • Karaman – 367.891
  • Hakkari – 364.913
  • Iğdır – 364.234
  • Bartın – 344.432
  • Kilis – 348.320
  • Karabük – 352.990
  • Bayburt – 288.839
  • Bilecik – 272.104
  • Kocaeli – 692.210
  • Osmaniye – 710.887
  • Sinop – 716.095
  • Yalova – 131.267


Media content

Demografik Değişimlerin Olası Etkileri

Bu simülasyon, Türkiye'nin mevcut nüfus dağılımının ne kadar dengesiz olduğunu bir kez daha gösteriyor. Megakentlerin yükünün hafiflemesi, Anadolu'daki şehirlerin canlanması ve fırsatların daha eşit dağılması, bu senaryonun en çekici yanlarından. Ekonomik koşulların ve yaşam tarzlarının da bu demografik değişime uyum sağlaması gerekecekti. Kırsal kalkınma, yerel ekonomilerin güçlenmesi ve bölgesel farklılıkların azalması gibi olumlu sonuçlar beklenebilirdi.

26 Haziran 2025, 13:03
5

Okul Masrafı Derdine Son Veliler Ekonomik Yükten Kurtuluyor!

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni eğitim-öğretim döneminde velileri ekonomik olarak zorlayan okul kıyafeti uygulamasına son verildiğini duyurdu. Artık okullar kendi kıyafetlerini tanımlayacak, ancak velileri belirli bir mağazaya yönlendirme durumu söz konusu olmayacak. Öğrenciler benzer kıyafetleri istedikleri yerden temin edebilecekler.
Okul Masrafı Derdine Son Veliler Ekonomik Yükten Kurtuluyor!

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, TGRT Haber'e yaptığı açıklamalarda, velilerin uzun süredir şikayetçi olduğu okul kıyafetleri konusuna neşter vurduklarını belirtti. Bakan Tekin, "Artık her okul kendi kıyafetini tanımlayacak. Herhangi bir mağazaya yönlendirmek gibi bir durum söz konusu değil. Öğrencimiz ister kendi ilinde, ister başka bir ilden o benzer kıyafetleri alıp kullanacak" ifadelerini kullandı. Bu kararla birlikte, velilerin belirli markalara veya mağazalara bağlı kalma zorunluluğu ortadan kalkacak, böylece ekonomik yükleri hafifleyecek.

Ayrıca, çocukların her kademe için 4 yıl boyunca kıyafet değiştirmesini istemediklerini belirten Tekin, bunun velilere ilave bir külfet çıkarmamak adına alındığını vurguladı. "Siyah önlük geri geldi" gibi karikatürize yorumların doğru olmadığını, herhangi bir arma basılı şekilde bir yere yönlendirme yapılmayacağını ve ekonomik endişeyi ortadan kaldırmak için tedbirler aldıklarını ekledi.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Genişliyor

Bakan Tekin, 2024-2025 yılı itibarıyla her kademenin ilk sınıfında uygulamaya başlanan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli hakkında da bilgi verdi. Tekin, modelin gelecek yıldan itibaren 2. sınıflarla devam edeceğini, yani okul öncesi, ilkokul 1-2, ortaokul 5-6, lise 9-10'un bu modelle eğitimine devam edeceğini açıkladı.

Programların dinamik olacağını ve belirli aralıklarla yenileneceğini belirten Tekin, her yaz bir değerlendirme yapılıp revize edilmesi gereken yerlerin güncelleneceğini ifade etti. Bakanlık olarak çağa ayak uyduran, beceri odaklı bir eğitim felsefesiyle uyumlu bir program hedeflediklerini dile getirdi.

Media content

"Öğretmenler de Bu İşe İnandı"

Milli Eğitim Bakanı, yapılan her icraatın öğretmenler odası toplantılarıyla ve sektör çalışanlarıyla istişare edilerek düzenlendiğini vurguladı. Maarif Modeli'nin uygulamasıyla ilgili geri dönüşler alındığını, ilgili genel müdürlükler, Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri, Teftiş Kurulu Başkanlığı, İç Denetim Başkanlığı ve Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından izleme ve değerlendirme faaliyetleri yapıldığını kaydetti. Ayrıca öğretmenlerin geri dönüş yapabildiği linkler oluşturulduğunu, bu raporlar doğrultusunda müfredatın tekrar gözden geçirileceğini belirtti. Tekin, programa başlangıçta itiraz edenlerin şu an teşekkür ettiğini ve kararların eğitimcilerle birlikte alındığını ifade etti. "Öğretmenler de bu işe bence inandı. Zaten onlar bizle hareket etmezlerse, onlarla birlikte çalışmayı beceremezsek yapmaya çalıştığımız hiçbir şeyin karşılığı olmayacak" dedi.

Media content

LGS'deki "Soru Sızdırıldı" İddialarına Yanıt

LGS'de soruların sızdırıldığı iddialarına da değinen Bakan Tekin, "Bir kere burada gerçek olanla hayali olan konular birbirine karıştırılıyor. Çok üzgünüm ama burada velilerin, öğrencilerin duygularını istismar eden, gasp edici insanlar var. Öğretmen arkadaşlarımızın ve okullardaki idarecilerin emeklerini gasp eden, yalan bilgiler yayanlar var" dedi.

Tekin, LGS sınavında soru kitapçığının arzu edilen saatten daha önce sosyal medyada paylaşıldığını kabul ederek, "Fakat sabah sınav başlayıp, sınav tamamlandıktan 1 saat sonra, 11.57'de sosyal medyada paylaşılıyor. Bu bizim istediğimiz saatten daha doğru saatte yayınlandı. Ama sınavın güvenliğini riske edecek hiçbir durum söz konusu değil" şeklinde konuştu. Buna rağmen yayı yapan kişi hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ve Teftiş Kurulu'nun araştırmayı sürdürdüğünü ekledi.

Media content

"Dil Özel Okulda Öğrenilir" Algısı Yıkılıyor

Bakan Tekin, dil öğretimi konusunda da önemli adımlar attıklarını belirtti. Türkiye'nin OECD ortalamasının iki katına yakın daha fazla zaman harcamasına rağmen dil eğitiminde sorunlar yaşandığını ifade eden Tekin, problemin "çocuklara doğru yaşta doğru yoğunlukta yabancı dil eğitimi verilip verilmediğinde" olduğunu söyledi.

2016-2017'de ortaokul 1. sınıfta yoğunlaştırılmış yabancı dil uygulamasının pilot olarak başlatıldığını ve şu an 300'e yakın okulda yaygınlaştığını belirtti. Çocukların dil öğrenip öğrenmediğini ölçme ve değerlendirme sistemini de değiştirdiklerini kaydeden Tekin, "Çocuklar artık dille ilgili, okuma-yazma-konuşma-dinleme üzerinden sınav oluyorlar. Test ve grameri öğrenme mantığından vazgeçtik" dedi.

Türkçenin önemini vurgulayan Tekin, "Çocuklarımızın anadil beceri konusunda sorunlar yaşıyoruz. Çocuklar 300-500 kelimeyle anadilini konuşuyorsa, 1000-2000 kelimeyle yabancı dil konuşmasını bekleyebilir misiniz? Çocukların yabancı dil öğrenmesi için anadil becerilerinin geliştirilmesini, Türkçeyi merkeze aldık. Yabancı dil özel okulda öğrenilir algısını kırdık" diyerek sözlerini tamamladı.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...