Payload Logo
7 Mart 2025, 16:26
2

Hamilelikte Saç Boyama Riskler ve Güvenli Alternatifler

Hamilelik, kadınların hayatında özel ve hassas bir dönemdir.
Hamilelikte Saç Boyama Riskler ve Güvenli Alternatifler

Bu dönemde anne adayları, bebeklerinin sağlığını korumak için yediklerinden içtiklerine, kullandıkları kozmetik ürünlere kadar her şeye dikkat ederler. Saç boyama da bu konulardan biridir ve birçok anne adayı, hamilelikte saç boyamanın güvenli olup olmadığını merak eder.

Hamilelikte Saç Boyamanın Riskleri

Saç boyalarında bulunan bazı kimyasalların, özellikle hamileliğin ilk trimesterinde (ilk 3 ay) bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebileceğine dair endişeler bulunmaktadır. Ancak, yapılan araştırmalar bu konuda kesin bir sonuca varmamıştır.

  • Kimyasal Maruziyet: Saç boyalarında bulunan amonyak, peroksit gibi kimyasalların solunması veya cilt tarafından emilmesi, teorik olarak bebeğe zarar verebilir.
  • Alerjik Reaksiyonlar: Hamilelikte hormonal değişiklikler nedeniyle cilt hassasiyeti artabilir ve saç boyalarına karşı alerjik reaksiyon riski artabilir.

Hamilelikte Saç Boyama Hakkında Uzman Görüşleri

Uzmanlar, hamilelikte saç boyamanın genellikle güvenli olduğunu belirtmektedir. Ancak, bazı önlemler alarak riskleri en aza indirmek mümkündür.

  • İlk Trimesterden Kaçının: Hamileliğin ilk 3 ayında, bebeğin organ gelişiminin en hızlı olduğu dönemde saç boyamaktan kaçınmak en güvenli yaklaşımdır.
  • Havalandırılmış Ortamda Boyama: Saç boyama işlemini mutlaka iyi havalandırılmış bir ortamda yapın.
  • Cilt Testi Yapın: Saç boyasını uygulamadan önce küçük bir cilt bölgesinde alerji testi yapın.
  • Doğal İçerikli Boyalar Tercih Edin: Amonyak ve peroksit içermeyen, doğal içerikli saç boyalarını tercih edin.
  • Dip Boyama Yapın: Saç boyasını sadece saç diplerine uygulayarak kimyasal maruziyeti azaltabilirsiniz.
  • Uzman Yardımı Alın: Saç boyama işlemini evde yapmak yerine, bir kuaför salonunda uzman yardımı alabilirsiniz.

Güvenli Alternatifler

Hamilelikte saç boyamak istemeyenler için bazı güvenli alternatifler de bulunmaktadır:

  • Kına: Doğal bir saç boyası olan kına, hamilelikte güvenle kullanılabilir.
  • Bitkisel Saç Boyaları: Bitkisel içerikli saç boyaları, kimyasal boyalara göre daha güvenli bir seçenektir.
  • Saç Tebeşiri veya Maskarası: Geçici saç renkleri, hamilelikte saç renginizi değiştirmek için pratik bir çözüm olabilir.

Hamilelikte saç boyama konusunda kesin bir risk olmamakla birlikte, dikkatli olmak ve önlem almak önemlidir. Hamilelikte saç boyama konusunda endişeleriniz varsa, mutlaka doktorunuza danışın.

Önemli Not: Bu bilgiler genel bilgilendirme amaçlıdır ve doktor tavsiyesi yerine geçmez. Hamilelikte saç boyama konusunda herhangi bir endişeniz varsa, mutlaka doktorunuza danışın.

29 Nisan 2025, 18:58
5

25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Son araştırmalar, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi sonrası 25 ila 44 yaş arasındaki genç yetişkinlerde kalp krizi oranlarının çarpıcı bir şekilde arttığını ortaya koydu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, bu yaş aralığında kalp krizi vakalarının yüzde 30 gibi önemli bir oranda yükseldiğine dikkat çekti.
25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce çoğu hastada kritik sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda belirtisiz kalp krizlerinin de görülebileceği uyarısında bulundu.

KALP KRİZİ GELİYORUM DİYOR MU? BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizi geçiren hastaların büyük bir bölümünde önceden bazı belirtiler veya risk işaretleri görülebildiğini ifade etti. Ancak bu belirtilerin her zaman açık ve belirgin olmayabileceğini vurgulayan Erdoğan, "Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır" dedi.

Özellikle gece uykudan uyandıran göğüs ağrısının önemli bir sinyal olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk gibi durumların da ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerinin varlığında ise ön belirti olmasa dahi riskin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Media content

Kadınlarda kalp krizi belirtilerinin farklılık gösterebileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıkların da kalp krizi işareti olabileceği konusunda uyardı.

KORONAVİRÜS VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ ARTIŞIN NEDENİ Mİ?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Erdoğan, COVID-19 pandemisinin bu artışta önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle 25 ila 44 yaş arasındaki kalp krizi oranındaki yüzde 30'luk artışın bu durumu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve obezite gibi faktörlerin kalp krizi riskini önemli ölçüde artırdığını ifade eden Erdoğan, genetik faktörler ve ailesel hiperkolesteroleminin de riski yükselten unsurlar arasında yer aldığını kaydetti. Ayrıca pandemi döneminde rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesinin de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açabileceğine dikkat çekti.

ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!

Koroner arter hastalıklarında erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, erken tanı sayesinde damar tıkanıklığının ilerlemeden fark edilerek tedaviye başlanabileceğini söyledi. Bu sayede damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişinin uzun süre normal yaşamına devam edebileceğini belirtti.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...