Bugünün Haberi
17 Temmuz 2025, 10:58
6
(Güncellendi: 17 Temmuz 2025, 10:58)

Fidan "80 Yıl Sonra Toplama Kamplarına Tanık Oluyoruz"

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Gazze konulu olağanüstü toplantıda yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını "soykırım" olarak nitelendirdi. Bakan Fidan, İsrail'in eylemlerini Nazi dönemindeki toplama kamplarına benzeterek, "80 yıl sonra, dünya bir kez daha toplama kamplarına tanıklık etmektedir" dedi. Bu çarpıcı ifadeler, uluslararası kamuoyunda geniş yankı buldu.
Fidan "80 Yıl Sonra Toplama Kamplarına Tanık Oluyoruz"

Bakan Fidan, BMGK'da Gazze'deki insani durumun acilen görüşülmesi talebiyle toplanan oturumda, Gazze Şeridi'nde 2 milyondan fazla insanın tarif edilemez acılar çektiğini, kitlesel yerinden edilme ve geniş çaplı yıkımın devam ettiğini vurguladı. İnsani yardımların kasıtlı olarak engellendiğini ve sivillerin gıda ve suya ulaşmaya çalışırken dahi hedef alındığını belirtti. Fidan, "Uluslararası insancıl hukukun tek bir ilkesi bile İsrail tarafından ihlal edilmeden bırakılmamaktadır. Açlık bir savaş silahı olarak kullanılmaktadır" sözleriyle durumun ciddiyetini gözler önüne serdi.

İsrail'in "Nefretten Beslenen Savaş Makinesi" ve Bölgesel İstikrarsızlık

Hakan Fidan, İsrail'in saldırılarını "nefretten beslenen, cezasızlıktan beslenen ve bazılarınca koşulsuz verilen destekle beslenen bir makine" olarak tanımladı. Fidan, İsrail'in sadece Filistin'de değil, Lübnan, Suriye ve İran'da da saldırganlık stratejisi yürüttüğünü belirterek, bu durumun kontrol altına alınmazsa daha geniş çaplı bir istikrarsızlık riskine yol açacağını ifade etti. Bakan, "Artık hepimiz için açık olmalı; İsrail barış istemiyor. İsrail istikrar istemiyor" diyerek İsrail'in bölgedeki politikalarına net bir eleştiri getirdi.

Media content

BM'nin Rolü ve İnsani Yardım Çağrısı

Bakan Fidan, Gazze'ye güvenli insani yardım erişiminin 4 aydan uzun süredir sağlanamadığına dikkat çekerek, yardım ulaştırmanın tek etkili yolunun Birleşmiş Milletler üzerinden olduğunu vurguladı. Yardımların, tüm geçiş noktalarından, uluslararası insancıl hukuk çerçevesinde, BM ile tam koordinasyon içinde, zamanında ve engelsiz ulaştırılması gerektiğini belirtti. Fidan, insani yardımın temel ilkeleri olan insanlık, tarafsızlık, ayrım gözetmeme ve bağımsızlık ilkelerinin korunmasının hayati önem taşıdığını ifade etti.

Çözüm Yolu ve BMGK'ya Net Mesaj

Fidan, Orta Doğu'da kalıcı barış için Filistin halkının meşru haklarının tanınması ve bağımsız bir Filistin Devleti'nin kurulmasının önemini bir kez daha dile getirdi. Türkiye'nin bu doğrultuda Filistin Devleti'nin uluslararası alanda tanınması ve Filistin'in BM'ye tam üye olması için çalışmaya devam edeceğini söyledi.

Bakan Fidan, BMGK'nın Gazze halkını ve insanlık onurunu hayal kırıklığına uğrattığını sert bir dille belirterek, "Bu, artık kolektif insanlığımızın derin bir sınavıdır. Bu sınavı ya birlikte geçeriz ya da hep birlikte başarısız oluruz" dedi. Fidan'ın konuşmasının sonunda uluslararası topluma çağrısı netti: "Yapılması gerekenler çok açık; İsrail'in savaş makinesini durdurmak. Cezasızlığı durdurmak. Derhal ve kalıcı bir ateşkes, şimdi. Engelsiz insani yardım, şimdi. İki devletli çözüme yönelik yenilenmiş ve acil bir taahhüt, şimdi."

Bakan Fidan'ın bu güçlü açıklamaları, Gazze'deki krize uluslararası alanda daha fazla dikkat çekilmesi ve somut adımlar atılması yönündeki beklentileri bir kez daha yükseltti. Sizce bu çağrılar uluslararası arenada nasıl bir karşılık bulacak?

17 Temmuz 2025, 17:03
4
(Güncellendi: 17 Temmuz 2025, 17:03)

Suriye’de Ateşkesi Türkiye Sağladı! Fidan ve Kalın Gece Yarısı Devredeydi!

Süveyda'daki çatışmalar dünya gündemindeyken Türkiye'nin diplomatik hamlesi sonuç verdi. Hakan Fidan ve İbrahim Kalın’ın kritik görüşmeleri sonrası ateşkes ilan edildi. Ayrıntılar haberimizde…
Suriye’de Ateşkesi Türkiye Sağladı! Fidan ve Kalın Gece Yarısı Devredeydi!

Suriye'nin Süveyda kentinde Dürzi toplumu ile Şam yönetimi arasında günlerdir süren çatışmalara nihayet ateşkesle nokta kondu. Güvenlik kaynaklarının aktardığına göre, Türkiye bu kritik süreçte diplomasinin merkezinde yer aldı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın sahadaki duruma yönelik yürüttüğü çok yönlü temaslar, taraflar arasında sağlanan ateşkesin temelini oluşturdu. Fidan ve Kalın'ın görüşmeleri doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da iletildi. Türkiye'nin kriz diplomatisindeki etkin rolü, bölgedeki sükûnetin tesisinde belirleyici oldu.

Diplomasi Masasında Türkiye Etkisi

CNN Türk’ün aktardığına göre, iki gün boyunca süren çatışmalarda Türkiye, Şam yönetiminin egemenliğini desteklediğini açık şekilde ortaya koydu. Ankara, bir yandan sahadaki istihbari kanallarını devreye sokarken diğer yandan diplomatik müzakerelerle taraflara itidal çağrısı yaptı. Bakan Fidan ve MİT Başkanı Kalın’ın eş zamanlı yürüttüğü temasların ardından taraflar arasında ateşkes kararı alındı. Bu gelişmeyle birlikte Türkiye, sadece bölgesel bir oyuncu değil, aynı zamanda istikrarı sağlayan başlıca aktörlerden biri olduğunu bir kez daha gösterdi.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...