Bugünün Haberi
5 Ağustos 2025, 12:24
7
(Güncellendi: 5 Ağustos 2025, 12:24)

Ekrem İmamoğlu’ndan TOGG Tepkisi: “Vatandaş Olmak Ceza Haline Geldi!”

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, yerli otomobil TOGG’un Almanya’daki fiyatını açıklayarak vergi sistemine sert tepki gösterdi. “Vatandaş olmak cezaya dönüştü” diyen İmamoğlu, adaletli vergi düzeni vaadinde bulundu. Tüm açıklamalar ve detaylar haberimizde…
Ekrem İmamoğlu’ndan TOGG Tepkisi: “Vatandaş Olmak Ceza Haline Geldi!”

Silivri’de tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’nin yerli otomobili TOGG üzerinden adaletsiz vergi sistemine sert bir eleştiri yöneltti. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda TOGG’un Almanya’daki satış fiyatının 1 milyon 663 bin TL, Türkiye’deki fiyatının ise 2 milyon 363 bin TL olduğunu belirten İmamoğlu, vergi politikalarına tepki göstererek, “Adaletsiz vergi sisteminizle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayı ceza haline getirdiniz” dedi. Bu açıklama kısa sürede kamuoyunda yankı bulurken, özellikle sosyal medya kullanıcıları ikiye bölündü. Kimileri TOGG’un yüksek vergilendirilmesini eleştirirken, kimileri de İmamoğlu’nun açıklamasını siyasi bir hamle olarak değerlendirdi.

“Çok Kazanandan Çok Vergi Alacağız” Vurgusu

İmamoğlu’nun eleştirisi yalnızca TOGG fiyat farkıyla sınırlı kalmadı. Paylaşımında, “Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınan bir düzeni inşa edeceğiz” diyerek vergi adaletine dayalı ekonomik bir sistemin altını çizdi. Türkiye’de yerli otomobilin bile daha pahalıya satıldığını belirten İmamoğlu, halkın alım gücünün bu politikalarla her geçen gün daha da zayıfladığını vurguladı. Açıklamalar, yaklaşan seçim süreci öncesi ekonomik eşitsizliklerin yeniden siyasi tartışmaların merkezine oturacağının sinyalini verdi. TOGG’un fiyatlandırması ve vergi politikası, önümüzdeki günlerde daha fazla tartışma yaratacağa benziyor.

5 Ağustos 2025, 22:19
4
(Güncellendi: 5 Ağustos 2025, 22:19)

Sahte E-İmza İddiasına EGM'den Sert Tepki! Gerçek Ne?

Emniyet Genel Müdürlüğü, başkomiserin e-imzasıyla sisteme girildiği ve adli kontrollerin kaldırıldığı yönündeki iddiaları yalanladı. EGM, sistem güvenliğinin çok katmanlı olduğunu ve e-imzaların sadece belirli sistemlerde kullanılabildiğini vurguladı. Sahte e-imza üretimiyle ilgili adli süreç başlatıldı. İşte detaylar…
Sahte E-İmza İddiasına EGM'den Sert Tepki! Gerçek Ne?

Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), bazı sosyal medya hesapları ve haber platformlarında gündeme gelen "başkomiserin e-imzası ile narkotik sistemlerine girilerek adli kontrol kararlarının kaldırıldığı" iddialarının tamamen asılsız olduğunu açıkladı. Kurumdan yapılan açıklamada, hem teknik hem de hukuki açıdan bu tür bir olayın gerçekleşmesinin mümkün olmadığı vurgulandı.

Elektronik İmzalar Sadece Belge Yönetiminde Kullanılıyor

EGM, emniyet personeline verilen elektronik imzaların sadece Elektronik Belge Yönetim Sistemi (EBYS) üzerinde kullanılabildiğini belirtti. Kurum dışından herhangi bir sistem veya kişiye e-imza verilmesinin mümkün olmadığı ifade edildi. İddiaların aksine, e-imzayla narkotik sistemlerine erişimin teknik olarak olanaksız olduğu özellikle vurgulandı.

Narkotik Sistemlerine Giriş Güçlü Güvenlik Duvarlarıyla Korunuyor

Açıklamada, narkotik bilgi sistemlerinin dış internete kapalı olduğu, sadece kapalı ağ ve özel yetkilendirme ile erişilebildiği belirtildi. Bu sistemlere girişlerin çok katmanlı güvenlik protokolleriyle korunduğu ifade edilerek, elektronik imza üzerinden erişim sağlanmasının mümkün olmadığı kaydedildi.

Sahte E-İmza Skandalında Bayi Detayı

İddialara konu olan e-imzanın, başkomiserin bilgisi dışında sahte belgelerle üretildiği ortaya çıktı. Sorumlu bayi aracılığıyla sahte kimlik ve evraklar kullanılarak oluşturulan bu elektronik imzanın, başka bir telefon ve e-posta adresiyle aktive edildiği belirtildi. Kurum, söz konusu e-imzanın tespit edilmesinin ardından hemen iptal edildiğini duyurdu.

Suç Duyurusu Yapıldı, Adli Süreç Başlatıldı

EGM, yapılan teknik ve idari incelemelerde, sahte e-imza ile sistemlere herhangi bir erişim sağlandığına veya yasa dışı bir işlem gerçekleştirildiğine dair somut bir delil bulunamadığını bildirdi. Ancak başkomiserin 30 Haziran 2025 tarihinde savcılığa suç duyurusunda bulunduğu ve konuyla ilgili adli sürecin başlatıldığı bilgisi kamuoyu ile paylaşıldı.

Adli Kontrol Yetkisi Sadece Mahkemelerde

EGM açıklamasında, kamuoyunun yanlış yönlendirildiği bir diğer önemli noktanın da adli kontrol kararları olduğu belirtildi. Emniyet teşkilatının böyle bir kararı verme veya kaldırma yetkisinin bulunmadığı, bu işlemlerin yalnızca adli mercilerin yetkisinde olduğu vurgulandı.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...