Bugünün Haberi
12 Haziran 2025, 15:37
19
(Güncellendi: 12 Haziran 2025, 15:37)

Duşakabin Faciası! Camlar Nasıl Üzerine Yağdı?

Antalya'da emekli akademisyen Doç. Dr. Kemal Koçak, evinde duş aldığı sırada duşakabin camının aniden patlamasıyla ölümden döndü. Vücudunun çeşitli yerlerinde derin kesikler oluşan Koçak'ın eline 20 dikiş atıldı. Olay, evde yaşanan bu tür kazaların ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi.
Duşakabin Faciası! Camlar Nasıl Üzerine Yağdı?

Antalya'da şok edici bir ev kazası yaşandı. Emekli akademisyen Doç. Dr. Kemal Koçak, iki hafta önce duştan çıktığı sırada yaşadığı dehşet verici olayda ölümle burun buruna geldi. Duşakabin camının aniden patlaması sonucu vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandı.

"Tüm Camlar Üzerime Yağdı, Her Yerim Kan İçindeydi"

Olay anını anlatan Doç. Dr. Koçak, yaşadığı şoku ve korkuyu şu sözlerle ifade etti: "Duşa girmiştim. Tam çıkarken duşa kabinin iki kanadını açıyordum ki sağ kanattan bomba patlaması gibi ses duydum. Tüm camlar üzerime yağdı. Cam parçaları kolumun, ayaklarımın üzerinden yere dağıldı. Ne olduğunu anlayamadım. Elim, ayağım her tarafım kan içindeydi."

Sağ elinin ciddi şekilde kesildiğini belirten Koçak, bir cam parçasının ayak parmağına isabet etmesiyle damarının patladığını ve ciddi kan kaybettiğini dile getirdi. O anki çaresizliğini ise "Eşim de evde yoktu. Hareket edemiyordum. Cama basmak üzereydim. Büyük zorlukla bir adım attım ve banyodaki telefondan eşimi aradım" sözleriyle anlattı.

Media content

Eşi Yetişti, Hastaneye Kaldırıldı

Olayın ardından eşi Şeref Koçak'a (69) telefonla haber veren Doç. Dr. Kemal Koçak'a, eve gelen eşi tarafından ilk müdahale yapıldı. Ardından özel aracıyla hastaneye götürülen Koçak'a, acil serviste eline 20 dikiş atıldı. Yapılan tedavinin ardından Doç. Dr. Koçak taburcu edildi.

Bu olay, evlerde kullanılan cam ürünlerinin kalitesi ve güvenliği konusunda tüketici bilincinin önemini bir kez daha gündeme getirdi. Yetkililer, benzer kazaların önüne geçmek için ürün standartlarının ve montaj kalitesinin önemine dikkat çekiyor.

24 Temmuz 2025, 19:32
4
(Güncellendi: 24 Temmuz 2025, 19:32)

Türkiye'nin Nabzını Tutuyoruz! Anketler Ne Diyor, Toplum Ne Hissediyor?

Türkiye’nin dört bir yanında yapılan son kamuoyu araştırmaları, ekonomik kaygıların siyasi tercihleri nasıl şekillendirdiğini gözler önüne seriyor. Gençlerden yerel seçimlere, verilerin arkasındaki insan hikâyelerini keşfedin!
Türkiye'nin Nabzını Tutuyoruz! Anketler Ne Diyor, Toplum Ne Hissediyor?

Merhaba sevgili Bugununhaberi.com okuru! Geçen gün bakkala giderken komşum Ahmet Amca’yla sohbet ediyorduk. "Kızım," dedi, "bu zamanda kim ne düşünüyor, anlamak zor. Ben bile bazen kendi fikrimi şaşırıyorum!" 🤔 Haklıydı aslında. Türkiye’nin sosyopolitik iklimi, adeta Ege’deki meltem rüzgârı gibi hızlı değişiyor. Peki bu değişimin haritasını nasıl çizebiliriz? İşte tam burada güncel kamuoyu araştırmaları devreye giriyor. Ben de sizin için bu renkli, bazen şaşırtıcı veri dünyasını mercek altına aldım!

📈 Anketlerin Dili: Rakamlar Bize Ne Fısıldıyor?

Son dönem araştırmaların ortak sesi: "Ekonomi, her şeyin başı!" Öyle ki, KONDA’nın yakın tarihli raporu, vatandaşın %78’inin en büyük kaygısının "pahalılık ve geçim sıkıntısı" olduğunu gösteriyor. Bu oran, pandemi öncesine göre neredeyse %40 artmış! Metropoll’ün son verileri ise ekonomik kaygıların siyasi tercihleri direkt etkilediğine işaret ediyor: "Ekonomi düzelirse oyum değişir" diyenlerin oranı %35’e yaklaşmış.

Peki tüm araştırmalar aynı sonucu mu veriyor? Tabii ki hayır! Farklı şirketlerin soru formülleri, örneklem büyüklükleri ve yöntemleri sonuçlara farklı yansıyor. İşte tipik bir karşılaştırma:

Şirket

Ekonomi Öncelik Oranı

"Oy Değişir" Diyenler

Ana Metodoloji

KONDA

%78

%32

Yüz yüze anket

Metropoll

%75

%34

Telefon + CATI

Areda

%81

%29

Online panel

(Kaynak: Şirketlerin Q2 2025 raporlarından derlenmiştir)

🔍 Sosyal Dinamikler: Gençlerin Sessiz Çığlığı

Anketler sadece ekonomiyi değil, toplumsal dönüşümün izlerini de söylüyor. Örneğin, 18-25 yaş arası gençlerde "yurt dışına gitme isteği" son 2 yılda %55’ten %68’e fırlamış. Üniversiteli Ayşe’nin bana dediği gibi: "Hocam, biz ‘gelecek kaygısı’nı cebimizde taşıyoruz artık!" 😔

Media content

💡 İçgörüler & Uzman Yorumları: Veriyi Okumak Sanattır!

Verileri yorumlarken "neden" sorusunu sormak şart. İstanbul Üniversitesi’nden Siyaset Bilimci Prof. Dr. Ali Yılmaz’ın vurguladığı gibi:

"Ekonomik kırılganlık, sosyal güven arayışını tetikliyor. Bu da yerel seçimlerde sandık davranışını kökten etkileyebilir. Mesela 2024’te X ilçesinde beklenmedik sonuç, tam da bu psikolojinin yansımasıydı."

Bir de "algı" meselesi var! Geçen hafta Optimar’ın yayınladığı "Medya Güven Endeksi"ne göre, vatandaşın sadece %28’i ana akım haberlere "tam güveniyor". Bu da bize şunu gösteriyor: Alternatif bilgi kaynakları, kamuoyu oluşumunda giderek daha kritik hale geliyor.

🌟 Son Söz: Veri Değil, İnsan Konuşuyor!

Dostlar, anketler bize sadece rakam sunmaz. Toplumun ruh halini, umutlarını, kırgınlıklarını fısıldar. Bakkaldaki Ahmet Amca’nın dediği gibi: "Fiyatlar düşsün de, ben hangi partiye oy verdiğimi rahatça söyleyeyim!" 😅

2025’in gerilimli siyasi atmosferinde, bu araştırmalar birer pusula aslında. Ama unutmayalım: Gerçek sandık, rakamlardan çok daha sürprizlerle dolu olabilir! Sizce de öyle değil mi?

🗨️ "Peki ya siz – en son hangi konuda fikriniz değişti? Yorumlarda buluşalım!"


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...