Bugünün Haberi
17 Haziran 2025, 17:08
15

Dubai Çikolatası Faciası! 6 Yaşındaki Çocuk Nasıl Kurtuldu?

Diyarbakır'ın Kayapınar ilçesinde yaşanan dehşet verici olayda, bir marketten alınan "Dubai çikolatası"nın içinden çıkan plastik parçaları, 6 yaşındaki bir çocuğun hayatını tehlikeye attı. Çikolatayı yerken nefes almakta zorluk çeken çocuğun imdadına annesi yetişti.
Dubai Çikolatası Faciası! 6 Yaşındaki Çocuk Nasıl Kurtuldu?

Olay, dün akşam saatlerinde, bir ailenin evde Dubai çikolatası tükettiği sırada yaşandı. Çikolatayı yiyen 6 yaşındaki çocuk, aniden nefes almada güçlük çekmeye başladı. Durumu fark eden anne, hızla müdahale ederek çocuğun ağzındaki gıdayı çıkardı ve minik kızının nefes almasını sağladı. Müdahale sonrası kontrol edilen çikolatanın içinden çıkan plastik parçalar ise şok etkisi yarattı.

Baba Yakup Kurttekin: "Allah Korumuş, Daha Kötü Sonuçlanabilirdi"

Olayın şokunu yaşayan baba Yakup Kurttekin, evden arandığında eşinin ve çocuklarının panik içinde olduğunu belirtti. Kurttekin, "Küçük kızımın boğazına bir şey kaçtığını ve bunu çıkartırken de içinde naylon parçacıklarının olduğunu fark ettiklerini ifade etti. Naylondan tıkandığını, nefes alıp vermede zorlandığı fark edildiğini söyledi." dedi.

Media content

Baba Kurttekin, çocuğunun müdahaleyle kurtulmasının büyük şans olduğunu vurgulayarak, olayın daha kötü sonuçlanabileceğine dikkat çekti: "Çok şükür bir şey olmadı. Ama bu olmayacak anlamına da gelmiyor. Fark etmeselerdi yabancı cisim, nefes borusunu tıkar, mide asidi eritemez ve bağırsakları tıkayabilir. En kötüsü ölümle sonuçlanabilirdi. Allah korudu. Lütfen denetimleri daha sık gerçekleştirin. Aksi takdirde daha kötü sonuçlarla karşılaşılabilir." sözleriyle yetkililere denetim çağrısında bulundu.

Tüketici Güvenliği İçin Denetim Çağrısı

Bu olay, gıda güvenliği ve ürün denetimlerinin ne kadar hayati önem taşıdığını bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle çocuklara yönelik ürünlerde olası risklerin minimize edilmesi için üreticilerin ve denetleyici kurumların sorumlulukları büyük önem taşıyor. Tüketicilerin de ambalajlı ürünleri dikkatle incelemesi ve şüpheli durumlarda ilgili makamlara bildirmesi gerekiyor.

11 Temmuz 2025, 14:35
0
(Güncellendi: 11 Temmuz 2025, 14:35)

Terörsüz Türkiye Güvenli Gelecek İçin Kritik Eşik

Türkiye'nin uzun zamandır beklediği "Terörsüz Türkiye" hedefi, terör örgütü PKK'nın silah bırakmaya başlamasıyla kritik bir aşamaya girdi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ekim 2024'teki çağrısı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "İç cepheyi güçlendirelim" mesajıyla başlayan bu süreçte, gözler atılacak sonraki adımlara çevrildi.
Terörsüz Türkiye Güvenli Gelecek İçin Kritik Eşik

Süreçte önemli bir dönüm noktası, İmralı'dan Kandil'e giden özel bir mesaj oldu. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın, 29 Haziran 1999'dan bu yana ilk kez sesli ve görüntülü bir mesajla ekranlarda yer alması dikkat çekti. Öcalan, mesajında silah bırakma aşaması için gerekli mekanizmaların kurulması çağrısında bulundu.

Bu tarihi adım, Irak Süleymaniye kırsalında konumu gizli tutulan bir bölgede atılıyor. Edinilen bilgilere göre, 20-30 kişilik ilk PKK'lı grup, silahlarıyla geldikleri alandan silahsız olarak ayrılacak. Bu gruba, PKK/KCK'dan üst düzey bir isim de eşlik edecek.

Silah Bırakan PKK'lıları Ne Bekliyor?

Silah bırakan PKK'lılar, Irak içinde kalacak ancak örgütsel faaliyetlerde bulunmayacak veya örgüt adına açıklama yapmayacak. Türkiye'de suç kaydı olmayan ve Irak'ın kuzeyinde terör saldırılarına katılmadığı tespit edilen örgüt üyeleri Türkiye'ye dönebilecek. İsteyen örgüt üyeleri Irak'ta kalmayı tercih edebilecek ya da Suriye'ye geçebilecek.

Media content

Ancak Murat Karayılan, Cemil Bayık, Mustafa Karasu gibi sayıları 30 ila 40 arasında değişen PKK/KCK üst düzey yöneticilerinin Türkiye'ye dönmesi söz konusu olmayacak.

Süreçteki İki Kritik Unsur: Devamlılık ve Takvim

MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın Erbil ve Bağdat'ta yürüttüğü temaslarla şekillenen silah bırakma aşaması için iki kritik unsur bulunuyor:

  1. Sürecin Kesintiye Uğramadan Devamı: Türk istihbarat birimlerinin yanı sıra Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ve Bağdat Merkezi hükümetinden yetkililerin eş güdümüyle yakından takip edilecek olan süreçte, belirli bir takvim uyarınca farklı bölgelerde teslim edilecek silahlar yakılarak imha edilecek. Eş zamanlı olarak örgütün kırsal alandaki büyük silah ve mühimmat depolarının teslim edilmesi için de süreç işletilecek ve bu mühimmatlar da MİT gözetiminde imha edilecek.
Media content
  1. Takvim: Yaklaşık 2 bin terörist için öngörülen silah bırakma süresi 2 ila 5 ay arasında değişiyor. Sürenin uzamasının olası provokasyon ve sabotaj ihtimalleri ile kamuoyunda oluşabilecek önyargılar gibi riskleri barındırdığı ve Terörsüz Türkiye sürecini sekteye uğratmasından endişe ediliyor.

Irak sahasında başarıyla uygulanması ve somut sonuçlar alınmasının ardından, Terörsüz Türkiye sürecinin bölge dinamikleri gözetilerek Suriye sahasında da uygulanması amaçlanıyor.

Meclis Mesaiye Başlıyor: Yasal Düzenlemeler Yolda

Silah bırakma süreci devam ederken, bir sonraki adım için Temmuz'un ikinci yarısı işaret ediliyor. Örgütün kendini feshi ve silah bırakmasının ardından gerekli yasal altyapının sağlanması için Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında mesai başlayacak.

Media content

Meclis'ten oluşturulacak komisyon, toplumsal entegrasyon için hukuki çerçeveyi belirleyecek. Bu çerçevede, terörle mücadele ve infaz yasalarında bazı değişiklikler yapılması, kayyum uygulamasının yeni kriterlere bağlanması gibi bir dizi yasal düzenleme üzerinde çalışılacak. Olgunlaştırılan düzenlemeler, ekim ayında meclis açılır açılmaz ihtisas komisyonlarında ele alınıp genel kurula sevk edilecek.

Ayrıca, cezaevlerinde bulunan yaklaşık 5 bin PKK'lının durumları, işledikleri suçlar, kalan cezaları, yaşları ve sağlık durumları göz önüne alınarak yeniden değerlendirilecek. İnfaz süreleri dolan PKK'lılar, infaz komisyonlarındaki incelemelerin ardından iyi hal gözlenmesi halinde denetimli serbestlik uygulamasından faydalanabilecek. Örgüt tarafından ikna edildiği veya kaçırıldığı tarihte çocuk yaşta olan gençlere yönelik ise rehabilitasyon ve entegrasyon programları uygulanacak.

Bu adımlar, Türkiye'nin terörle mücadelede kararlılığını ve barışçıl çözüm arayışlarını bir kez daha ortaya koyuyor. Sürecin nasıl işleyeceği ve hedeflenen sonuçlara ulaşıp ulaşmayacağı, önümüzdeki dönemin en önemli gündem maddelerinden biri olacak.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...