Bugünün Haberi
28 Şubat 2025, 02:44
8

C1 Yalnızca Başlangıçtı! İşte Apple'ın Ürküten Planı!

Apple hepimizin sevdiği bir marka. Teknolojik olarak büyük yeniliklere imza atan bu markanın hayalleri ve planları çok farklı. İşte detaylar...
C1 Yalnızca Başlangıçtı! İşte Apple'ın Ürküten Planı!

Apple, geçtiğimiz hafta iPhone 16e ile birlikte şirket içi geliştirdiği ilk hücresel modem olan C1’i tanıttı. Apple, Qualcomm’dan bağımsız hale gelmek için yıllardır kendi modemlerini geliştirmeye çalışıyordu ve C1, bu sürecin ilk büyük adımı oldu.

Ancak teknoloji devi, burada durmaya niyetli değil. Bloomberg’in güvenilir Apple analisti Mark Gurman, Apple’ın modem teknolojisini daha da ileriye taşıyıp gelecekte işlemcileriyle entegre etmeyi hedeflediğini belirtiyor.

Modem ve İşlemci Birleşecek mi?

Gurman’a göre Apple, şu an C2 ve C3 modemleri üzerinde çalışıyor. Ancak bu modeller de C1 gibi bağımsız bileşenler olarak kalacak. Şirketin nihai hedefi ise 2028 yılına kadar modemleri ana işlemcilerle birleştirmek.

Peki, bu ne anlama geliyor?

  • Daha düşük güç tüketimi: Modemin işlemciye entegre edilmesi, enerji verimliliğini artırabilir.
  • Daha az maliyet: Apple, Qualcomm gibi üçüncü taraf üreticilere bağımlı olmadan kendi modemini üretebilir.
  • Daha iyi performans: İşlemciyle entegre çalışan bir modem, veri aktarım hızlarını artırabilir ve daha kararlı bir bağlantı sunabilir.

C1 Modemi Neler Sunuyor?

Apple, C1 modemi tanıtırken “şimdiye kadarki en güç tasarruflu iPhone modemi” olduğunu iddia etti. Bu modem, iPhone 16e’de yer alıyor ve daha düşük güç tüketimiyle daha uzun pil ömrü sunmayı hedefliyor.

Ayrıca, iPhone 16e’nin donanımı da dikkat çekici:

  • C1 modem ile daha verimli hücresel bağlantı
  • Dört GPU çekirdekli A18 çipi
  • Apple Intelligence desteği

Bu gelişmeler, Apple’ın modem alanında daha bağımsız hale gelmeye çalıştığını gösteriyor. Şirketin Qualcomm ile olan bağımlılığını tamamen bitirip bitiremeyeceği ise önümüzdeki yıllarda belli olacak. Bakalım süreç nasıl işleyecek. Peki sizin yorumlarınız nedir?

8 Temmuz 2025, 13:54
25
(Güncellendi: 8 Temmuz 2025, 16:01)

Robotlar Artık Hissedebiliyor: Yeni Nesil "Akıllı Deri" Geliştirildi!

Bilim dünyasından çığır açan bir gelişme geldi! Bilim insanları, robotlara fiziksel teması algılama yeteneği kazandıran, yeni bir tür robotik deri geliştirmeyi başardı. Bu inovatif materyal, sadece basıncı ve sıcaklık değişimlerini değil, aynı zamanda derin kesikler gibi hasarları bile algılayabiliyor. Bu atılım, gelecekte daha duyarlı, hassas ve insanlarla etkileşime geçebilen makinelerin önünü açıyor.
Robotlar Artık Hissedebiliyor: Yeni Nesil "Akıllı Deri" Geliştirildi!

Jöle Benzeri Akıllı Deri: Nasıl Çalışıyor?


Science Robotics dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, yeni nesil robotik deri, elektriği iletebilen yumuşak, jöle benzeri bir jelden üretildi. Bu esnek yapı, farklı şekillerde kalıplanarak çeşitli yüzeylere kolayca uygulanabiliyor. Özel elektrotlarla birleştirildiğinde, bu akıllı cilt, 860 binden fazla küçük yoldan gelen sinyalleri alabiliyor. Her bir yol, dürtme, bastırma veya ısıtma gibi farklı dokunma türlerine hassasiyetle yanıt veriyor.


İnsansı Robotlardan Otomobillere: Geniş Kullanım Alanları


Araştırmacılar, bu buluşun özellikle insansı robotlar ve yapay uzuvlar gibi dokunma duyusunun kritik olduğu alanlarda gelecekteki gelişmeleri destekleyebileceğini belirtiyor. Robotlar artık nesneleri daha hassas kavrayabilecek, insanlarla daha doğal etkileşim kurabilecek ve çevrelerini daha iyi algılayabilecek.

Bu akıllı malzemenin potansiyel kullanım alanları sadece robotik ile sınırlı değil. Araştırmacılar, derinin otomobillerde veya makinelerin hassas nesneleri tutması gereken acil durumlarda da faydalı olabileceğini vurguluyor.


Üretimi Daha Kolay ve Daha Ucuz


Geleneksel elektronik kaplamalar genellikle her bir duyu türü için (ısı, basınç vb.) ayrı sensörler kullanır ve bu sensörler sıklıkla birbirleriyle etkileşime girer. Ayrıca, bu sensörleri bir arada tutan silikon veya kauçuk gibi malzemeler yırtılmaya eğilimli olabiliyor.

Geliştirilen yeni malzeme ise daha basit ve verimli bir çözüm sunuyor. Birden fazla girdi türünü algılayabilen tek bir sensör türü kullanılması, karmaşıklığı azaltıyor. Sinyalleri ayırmak ve kesin nedenlerini belirlemek zor olsa da, araştırmacılar bu tasarımın yapımının daha kolay, önceki versiyonlardan daha güçlü ve üretiminin daha ucuz olduğunu belirtiyor. Bu avantajlar, akıllı derinin büyük ölçekli ve yaygın kullanım için uygun hale gelmesini sağlayabilir.

Bilim insanları, insanların dokunma yoluyla tepki vermesine benzer şekillerde dünyayla etkileşime girebilen makineler üretme hedefiyle çalışmalarına devam ediyor. Bu yeni nesil robotik deri, bu hedefe ulaşmada önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...