Bugünün Haberi
21 Ağustos 2025, 15:16
5
(Güncellendi: 21 Ağustos 2025, 15:16)

Vize Skandalı Patladı: Türklerin Tüm Verileri Yabancıların Elinde!

Schengen vize krizi derinleşiyor, başvuruların tamamı yabancı firmaların kontrolünde. Uzmanlar, milyonlarca Türk vatandaşının verilerinin güvenlik riski altında olduğunu söylüyor. Peki hükümet bu tablo karşısında ne yapacak, detaylar haberimizde…
Vize Skandalı Patladı: Türklerin Tüm Verileri Yabancıların Elinde!
PAYLAŞ

Avrupa ülkelerinin vize randevu sisteminde yaşanan sıkıntılar giderek daha karmaşık bir hal alırken, bu süreçte aracılık yapan kurumların büyük çoğunluğunun yabancı menşeli olması veri güvenliği açısından ciddi soru işaretleri yaratıyor. Schengen vizesi başvurularında gerekli belgelerin toplanması ve randevu alınması zaten zorlu bir süreçken, vatandaşların en hassas bilgileri bu şirketler aracılığıyla işleniyor. Türkiye’de “yerli ve millî” söylemleri siyasetin en güçlü argümanlarından biri haline gelmişken, milyonlarca Türk vatandaşının verilerinin yabancı firmalara teslim edilmesi çelişkili bir tablo ortaya çıkarıyor. Bu durum yalnızca bireysel hak ve özgürlükleri değil, devletin stratejik güvenlik politikalarını da yakından ilgilendiriyor.

“Veri Güvenliği Kime Emanet?”

T24 yazarı Barçın Yinanç’ın kaleme aldığı makaleye göre, en yaygın kullanılan vize aracı firmalarından biri olan VFS Global, Hindistan kökenli bir girişimci tarafından kuruldu ve 2021 yılında ABD merkezli yatırım şirketi Blackstone tarafından satın alındı. Şirketin Türkiye’deki yerli ortaklarla bağlarını kesmeyi planladığı iddiaları, tüm başvuruların yabancı şirketlerin tekeline geçmesi anlamına geliyor. Uzmanlar, bu süreçte şeffaflığın sağlanmamasının vatandaşları olduğu kadar, devletin kritik projelerini de riske atabileceğini vurguluyor. Yabancı şirketlerin eriştiği biyometrik veriler, pasaport bilgileri ve kişisel kayıtların güvenliği konusunda kamuoyunda endişeler giderek artıyor. Türkiye’nin bu alanda nasıl bir adım atacağı ve “yerli çözümler” konusunda ne kadar ısrarcı olacağı önümüzdeki dönemde hem diplomatik ilişkilerde hem de iç politikada önemli bir tartışma başlığı olacak.