Bugünün Haberi
1 Eylül 2025, 15:14
7

Dünya Barış Günü’nde ŞOK Sözler: Emperyalizm İnsanlığı Nasıl Tehdit Ediyor?

1 Eylül Dünya Barış Günü’nde emperyalist savaşların yarattığı yıkım bir kez daha gündeme geldi. Eğitim-İş, savaşların sadece cephede değil; yoksulluk, açlık ve sömürü üzerinden sürdüğünü vurguladı. Filistin’de yaşananlar ise bu gerçeğin en kanlı örneği… Detaylar haberimizde…
Dünya Barış Günü’nde ŞOK Sözler: Emperyalizm İnsanlığı Nasıl Tehdit Ediyor?
PAYLAŞ

1 Eylül Dünya Barış Günü, ulusların emperyalist savaşlara ve sömürü düzenine karşı ortak sesini yükselttiği tarihsel bir gün olarak kabul edilmektedir. Emperyalizm, yalnızca askeri işgallerle değil; ekonomik ve politik müdahaleler, doğal kaynakların yağmalanması ve emek sömürüsüyle de dünya barışını imkânsız kılmaktadır. Silah endüstrisinin büyümesi, açlık ve yoksulluğun yaygınlaşması, toplumsal eşitsizliklerin derinleşmesi, en ağır bedeli işçi sınıfına ve yoksul halklara ödetmektedir. Barışın olmadığı bir dünyada yalnızca can kayıpları yaşanmamakta; aynı zamanda eğitim, sağlık, özgürlük ve insanca yaşam hakkı da ortadan kaldırılmaktadır. Bu nedenle barış, ertelenemez ve vazgeçilmez bir toplumsal zorunluluk olarak öne çıkmaktadır.

Emperyalizmin Kanlı Yüzü ve Filistin Gerçeği

Ortadoğu’da süregelen çatışmalar, emperyalist politikaların bölgeyi adım adım kan gölüne çevirdiğini gözler önüne sermektedir. Irak’ın işgalinden Suriye’nin parçalanmasına, Yemen’deki insani felaketten Lübnan’daki istikrarsızlığa kadar pek çok örnek, emperyalizmin yıkıcı sonuçlarını göstermektedir. En çarpıcı örnek ise İsrail’in Filistin topraklarında yıllardır süren işgali ve katliamlarıdır. Gazze’de çocukların, kadınların ve sivillerin hedef alınması, zorunlu göçler ve kuşatmalar, emperyalist desteklerle ayakta tutulan işgal rejiminin kanlı yüzünü bütün dünyaya göstermektedir. Eğitim-İş’in açıklamasında vurgulandığı üzere, barış yalnızca bir ideal değil; eşitsizliklere, işgallere ve sömürüye karşı bir toplumsal duruştur. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözü, bugün hâlâ barış mücadelesinin evrensel pusulası olarak yol göstermeye devam etmektedir.