Bugünün Haberi
17 Ağustos 2025, 09:38
3
(Güncellendi: 17 Ağustos 2025, 09:38)

Alaska Zirvesi’nden Tarihi Sürpriz! II. Yalta Geri mi Dönüyor?

Trump-Putin zirvesi ateşkesle sonuçlanmadı, ancak perde arkasında çok daha büyük bir plan var. ABD ve Rusya, Ukrayna’yı da aşan yeni bir küresel konsensüs için ilk adımı attı. Peki bu yol haritası hangi bölgeleri kapsıyor? Detaylar haberimizde…
Alaska Zirvesi’nden Tarihi Sürpriz! II. Yalta Geri mi Dönüyor?
PAYLAŞ

Alaska’nın Anchorage kentinde gerçekleşen Trump-Putin zirvesi, Ukrayna krizine dair beklenen ateşkesi ortaya çıkarmasa da, aslında asıl amacın “kalıcı barış” olduğu mesajıyla tarihe geçti. ABD Başkanı Donald Trump, zirve sonrasında yaptığı açıklamalarda, geçici bir ateşkese değil, savaşın kökten bitirilmesini sağlayacak bir barış anlaşmasına odaklandıklarını belirtti. Truth Social üzerinden yaptığı paylaşımda, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile birkaç AB lideri ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte’nin de bu yaklaşımı desteklediğini ifade eden Trump, savaşın geçici değil kalıcı çözümle sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı. Zirvede Putin de benzer şekilde, uzun vadeli bir çözümün çatışmanın kökenindeki sorunların ortadan kaldırılmasını gerektirdiğini söyledi. Bu nedenle Alaska buluşması, birçok uzman tarafından “II. Yalta” olarak anılmaya başlandı. Çünkü tıpkı 1945 Yalta Zirvesi’nde olduğu gibi, bu görüşmenin de yalnızca Ukrayna’yı değil, Avrupa’nın ve küresel düzenin geleceğini şekillendirme potansiyeli taşıdığı değerlendiriliyor.

YENİ KÜRESEL DENGELER
Trump ve ekibi, Rusya’nın artık ABD’nin temel düşmanı olmadığını, asıl stratejik tehdidin Çin olduğunu düşünüyor. Bu nedenle Washington, Moskova ile işbirliği yaparak Asya-Pasifik’te Pekin’e karşı daha güçlü bir blok oluşturmayı hedefliyor. Zirvede ele alınan yol haritası ise Ukrayna’da Rusya’nın güvenlik taleplerinin kabul edilmesini, Kırım ve Donbass bölgelerinin Moskova’da kalmasını ve Ukrayna’nın NATO üyeliğinden vazgeçilmesini içeriyor. Ayrıca 150 kilometre derinliğinde silahtan arındırılmış bir bölge oluşturulması da gündemde. Trump’ın Avrupa’yı “ya bu anlaşmayı kabul edin ya da tüm Ukrayna’yı kaybedin” diyerek zorladığı belirtiliyor. Bu yaklaşım, ABD’nin Rusya ile işbirliğini yalnızca Ukrayna sahasında değil, Ortadoğu’dan Afrika’ya, Asya-Pasifik’ten Balkanlar’a kadar geniş bir coğrafyada derinleştireceğine işaret ediyor. Hâsılı, Alaska Zirvesi yalnızca bir barış görüşmesi değil, yeni bir dünya düzeninin habercisi olarak tarihe geçebilir.