Afganistan’ın Celalabad kentinde 6 büyüklüğünde meydana gelen deprem, ülkede büyük bir yıkıma yol açtı. Afganistan Kızılayı’nın verilerine göre en az 1.124 kişi hayatını kaybetti, 3.251 kişi yaralandı ve yaklaşık 8 bin ev tamamen yıkıldı. ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (USGS), yarım milyona yakın kişinin sarsıntıyı güçlü şekilde hissettiğini, zayıf yapıların çöktüğünü bildirdi. Kurtarma çalışmalarını zorlaştıran şiddetli yağış ve toprak kaymaları, özellikle dağlık bölgelerde can kayıplarını artırdı. Taliban yönetimi, başkent Kabil’de de artçı sarsıntıların hissedildiğini duyururken, BM yetkilileri yaklaşık 12 bin kişinin doğrudan etkilendiğini açıkladı. Ancak uluslararası yardımların kesik olması, depremzedelerin çaresizliğini derinleştiriyor.

Çifte Yıkım: Kadınlar Krizin Dışında

Afganistan’da deprem sonrası ortaya çıkan insani kriz, yalnızca yıkım ve can kayıplarıyla sınırlı değil. Kadınların yardım çalışmalarında neredeyse tamamen dışlandığı gözlemleniyor. Enkaz altından kurtarılan kadınların çoğunun sağlık hizmetlerine erişimi kısıtlı, birçok yardım dağıtımı ise erkekler üzerinden yürütülüyor. ABC News’e konuşan Taliban yetkilisi Şah Mahmud, Nangahar bölgesinde enkaz altında hâlâ kurtarılmayı bekleyenlerin olduğunu belirtirken, bölgeden gelen tanıklıklar “saatlerce yardım ekiplerini bekledik” sözleriyle çaresizliği özetledi. Kadınların hem yardım süreçlerinden hem de kamusal görünürlükten dışlanması, Afganistan’daki depremi yalnızca doğal bir felaket değil, toplumsal bir yıkım haline getiriyor.