Bugünün Haberi
3 Eylül 2025, 14:37
3

90 Milyonluk İran’da Şaşırtan Tablo: 17 Milyon 45 Yaş Altı Hâlâ Bekâr!

İran’da evlilik oranları hızla düşüyor. 45 yaş altındaki 17 milyon kişi hiç evlenmedi. Bekârlığın artış nedenleri ve Türkiye ile karşılaştırmalı veriler haberimizde...
90 Milyonluk İran’da Şaşırtan Tablo: 17 Milyon 45 Yaş Altı Hâlâ Bekâr!

Yaklaşık 90 milyon nüfusa sahip İran’da evlilik oranlarının son yıllarda ciddi şekilde düştüğü açıklandı. İran Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Ali Rıza Rahimi, yaptığı açıklamada 45 yaş üzeri erkeklerin yüzde 14’ünün, kadınların ise yüzde 4’ünün hiç evlenmediğini belirtti. Buna göre 45 yaş altındaki nüfusta 9,5 milyon erkek ve 7,5 milyon kadının hâlâ bekar olduğu ortaya çıktı. Toplamda 17 milyon kişinin evlilik yapmamış olması, ülkede sosyal dengeler ve aile yapısı üzerinde ciddi tartışmalara yol açıyor. Rahimi, bekârlığın giderek artan bir eğilim gösterdiğini vurgularken, evliliği teşvik amacıyla 1500 evlilik danışmanlık merkezine ruhsat verildiğini ve yalnızca geçen yıl 9 bin 800 atölye çalışması düzenlendiğini aktardı.

Ekonomik ve Sosyal Nedenler Öne Çıkıyor

İranlı uzmanlar, evliliğin azalmasının ardında ekonomik sıkıntılar, gençlerde özgüven eksikliği, feminist yaklaşımların yaygınlaşması ve erkeklerin sorumluluktan kaçma eğilimlerinin bulunduğunu dile getiriyor. Artan işsizlik, yüksek yaşam maliyetleri ve toplumsal beklentiler de bu eğilimi güçlendiriyor. İran’daki bu tablo Türkiye’deki verilerle de karşılaştırılıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (2024) verilerine göre, Türkiye’de 15 yaş üstü hiç evlenmemiş kişi sayısı 19 milyon 485 bin 977 olarak kaydedildi. Evli nüfus 41 milyon 70 bin 468, boşanmış olanlar 3 milyon 378 bin 926, eşi ölmüş olanlar ise 3 milyon 803 bin 8 kişi olarak belirlendi. Hem İran’da hem de Türkiye’de ortaya çıkan bu veriler, evlilik kurumunun geleceği ve toplumların demografik yapısı üzerine yeni tartışmaları beraberinde getiriyor.

3 Eylül 2025, 13:30
4

Şİ'DEN TARİHİ UYARI: SAVAŞ YA DA BARIŞ! PUTİN VE KİM'İN ARASINDA DÜNYAYA MESAJ VERDİ!

Çin, tarihinin en büyük askeri geçit töreniyle dünyaya gövde gösterisi yaparken, törene Türkiye'den Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın da katılması dikkat çekti. Çin lideri Şi Cinping, Putin ve Kim Jong Un'un arasında oturarak "Dünya savaş ve barış arasında bir seçimle karşı karşıya" diyerek tarihi bir uyarıda bulundu. Hem törene katılan sürpriz isimler hem de Pekin'den yükselen o net mesajların tüm detayları haberimizde...
Şİ'DEN TARİHİ UYARI: SAVAŞ YA DA BARIŞ! PUTİN VE KİM'İN ARASINDA DÜNYAYA MESAJ VERDİ!

Pekin'de Tarihi Gövde Gösterisi: Şi'den Dünyaya Savaş Uyarısı, Hakan Fidan da Oradaydı!

Çin'in başkenti Pekin, ülke tarihinin en büyük askeri geçit törenine ev sahipliği yaparak dünyaya unutulmaz bir güç ve diplomasi mesajı verdi. İkinci Dünya Savaşı'nda Japonya'nın yenilgiye uğratılmasının 80. yıl dönümü anısına düzenlenen tören, sadece askeri bir şov olmakla kalmadı, aynı zamanda yeni bir dünya düzeninin ilanı gibiydi. Törende onur konuğu olarak yer alan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in iki yanında oturarak Batı'ya karşı meydan okuyan bir birliktelik fotoğrafı sergiledi. Batılı liderlerin büyük ölçüde katılmadığı törende dikkat çeken bir diğer önemli ayrıntı ise Türkiye'den ilk kez Bakan düzeyinde katılım olmasıydı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın da törende hazır bulunması, Türkiye'nin çok kutuplu dünyadaki diplomatik hamleleri açısından önemli bir sinyal olarak yorumlandı.


Şi'den Dünyaya Tarihi Uyarı: Savaş ya da Barış


Tiananmen Meydanı'nda 50 binden fazla seyircinin önünde konuşan Çin lideri Şi Cinping, törenin askeri boyutunu aşan tarihi bir konuşma yaptı. Konuşmasında dünyanın kritik bir yol ayrımında olduğunu vurgulayan Şi, "Bugün insanlık barış ya da savaş, diyalog ya da çatışma, kazan-kazan ya da sıfır toplamlı oyun arasında bir seçimle karşı karşıya" diyerek net bir uyarıda bulundu. Çin halkının "tarihin doğru tarafında kararlı bir şekilde durduğunu" ifade eden Şi'nin bu sözleri, özellikle ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin ticaret tarifeleri ve değişken politikalarıyla gerilen uluslararası ilişkilere doğrudan bir yanıt olarak algılandı. Tören, Çin'in sadece askeri gücünü değil, aynı zamanda küresel siyasetteki artan diplomatik etkisini ve yeni bir düzen kurma arzusunu da gözler önüne serdi.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...