Türkiye’de 2022 yılında Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) baraj puanının kaldırılmasının ardından başlayan sıfır ya da eksi netle üniversiteye yerleşme dönemi, bu yıl da tartışmalara neden oldu. Açıklanan verilere göre, 2025 tercih sonuçlarında tam 179 aday, sınavda sıfır ya da eksi net yapmasına rağmen çeşitli lisans ve ön lisans programlarına yerleşti. Geçtiğimiz yıl bu sayı 203 iken, 2023’te 107 aday aynı şekilde üniversiteli olmuştu. Yalnızca Temel Yeterlilik Testi’nde (TYT) Türkçe veya Matematik’ten en az 0,5 net çıkaranların puanının hesaplanabilmesi, barajın kaldırılmasıyla birleşince, başarı düzeyi düşük adayların dahi üniversite kapısından içeri girebilmesi mümkün hale geldi. Hatta bazı adayların, düşük netlerine rağmen burs kazandığı da ifade ediliyor.

Eğitimcilerden Düzenleme Çağrısı

Eksi netle kazanılan bölümler arasında sağlık alanındaki diyaliz, patoloji laboratuvar teknikleri, fizyoterapi ve odyometri gibi kritik programların bulunması dikkat çekti. Ayrıca bilgisayar destekli tasarım, çocuk gelişimi, aşçılık, sosyal hizmet, mimari restorasyon, grafik tasarım ve uluslararası ilişkiler gibi bölümler de bu listeye dahil oldu. Eğitim uzmanları, mevcut sistemin ciddi bir sorun yarattığını vurguluyor. Uzmanlara göre, adayların yalnızca tek testten değil, tüm testlerden en az yarım net yapması şart koşulmalı. Ayrıca toplam netin sıfırın altında olduğu durumlarda puanın hesaplanmaması gerektiği belirtiliyor. Aksi halde, sıfır ya da eksi netle üniversiteye girişlerin önümüzdeki yıllarda da devam edeceği ve yükseköğretimin niteliğini olumsuz etkileyeceği ifade ediliyor. Eğitimciler, bu düzenlemenin yapılmaması halinde hem öğrenci kalitesinin düşeceği hem de mezunların mesleki yeterliliklerinin tartışmalı hale geleceği uyarısında bulunuyor.