• Haberler
  • Gündem
  • Türkiye'de Her 2 Kadından 1'i Gece Yalnız Yürürken Güvende Hissetmiyor

Türkiye'de Her 2 Kadından 1'i Gece Yalnız Yürürken Güvende Hissetmiyor

Türkiye'de kadınların gündelik yaşamda karşılaştığı güvenlik endişeleri, yeni bir araştırma ile bir kez daha ortaya çıktı. Yapılan anket sonuçlarına göre, her 2 kadından 1'i gece yalnız yürürken kendini güvende hissetmiyor. Bu veriler, kadınların kamusal alanlarda güvenlik konusunda ciddi kaygılar yaşadığını ve toplumsal güven algısının güçlendirilmesi gerektiğini açıkça gösteriyor.

Araştırmanın Sonuçları

Ankete katılan kadınların yüzde 50’si, gece saatlerinde yalnız başına yürürken fiziksel veya psikolojik olarak güvensiz hissettiklerini belirtti. Özellikle ışıklandırmanın yetersiz olduğu sokaklar, boş alanlar ve ulaşım güzergahları, kadınlar için en riskli mekanlar arasında yer aldı.

Katılımcılar, güvenlik endişelerinin başlıca nedenleri arasında şunları sıraladı:

 

Türkiye'de Her 2 Kadından 1'i Gece Yalnız Yürürken Güvende Hissetmiyor

 

  • Cinsiyet temelli taciz ve şiddet olayları: Kadınların büyük bir kısmı, özellikle akşam ve gece saatlerinde taciz veya saldırıya uğrama korkusu taşıyor.

  • Yetersiz altyapı ve aydınlatma: Sokakların loş olması ve güvenlik kameralarının bulunmaması, kadınların güvensizlik hissini artırıyor.

  • Toplumsal algı ve ön yargılar: Bazı katılımcılar, toplumun genelinde hâlâ kadına yönelik şiddetin normalleştirildiğini düşünüyor.

Araştırma ayrıca, genç kadınların ve tek başına yaşayan kadınların bu tür endişeleri daha sık yaşadığına işaret ediyor.

 

Türkiye'de Her 2 Kadından 1'i Gece Yalnız Yürürken Güvende Hissetmiyor

 

Kadınların Güvenlik Endişeleri Üzerine Toplumsal Tepkiler

Araştırmanın sonuçları, sosyal medyada ve toplumsal platformlarda geniş çaplı tartışmalara yol açtı. Kadın hakları savunucuları, “Kadınların kamusal alanlarda özgürce dolaşabilmesi, demokratik ve adil bir toplumun temel göstergesidir. Ancak ülkemizde bu özgürlük henüz tam anlamıyla sağlanamamış durumda.” diyerek eleştiri dile getirdi.

Bazı sivil toplum kuruluşları ise, devlet kurumlarının ve yerel yönetimlerin bu konuda daha etkin adımlar atması gerektiğini vurguladı. Örneğin:

  • Sokakların daha iyi aydınlatılması,

  • Kamu güvenliği önlemlerinin artırılması,

  • Kadına yönelik şiddet olaylarına karşı daha sert cezaların uygulanması gibi talepler öne sürüldü.

Devlet ve Yerel Yönetimlerin Rolü

Ülkemizde kadınların güvenliğini artırmaya yönelik bazı projeler yürütülse de, katılımcıların çoğu bu çalışmaların yeterli olmadığını düşünüyor. İçişleri Bakanlığı ve yerel yönetimler, son dönemde kamusal alanlarda güvenlik kameraları kurulumunu artırdıklarını ve aydınlatma sistemlerini geliştirdiklerini açıklasa da, kadınlar bu önlemlerin yeterince etkili olmadığını belirtiyor.

Bazı uzmanlar, “Güvenlik yalnızca fiziksel önlemlerle sağlanamaz. Toplumsal bilinçlenme ve cinsiyet eşitliği eğitimi de bu süreçte büyük önem taşır.” diyor. Ayrıca, polis ve jandarma birimlerinin kadın dostu yaklaşımlar benimsemesi ve şikayetlerin daha hızlı şekilde değerlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.

 


 

Bakmadan Geçme