Bugünün Haberi
9 Haziran 2025, 21:17
11
(Güncellendi: 9 Haziran 2025, 21:17)

NATO Alarmda Rusya 5 Yıla Savaş Açabilir mi?

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Londra'daki Chatham House'ta yaptığı söyleşide, Rusya'nın askeri kapasitesini beklenenden çok daha hızlı bir şekilde artırdığını belirterek, "Rusya, NATO’ya karşı askeri güç kullanmaya 5 yıl içinde hazır olabilir" uyarısında bulundu. Rutte, bu durumun ittifak ülkeleri için acil savunma harcamaları ve kapasite artırımı gerekliliğini ortaya koydu.
NATO Alarmda Rusya 5 Yıla Savaş Açabilir mi?

Hollanda'nın Lahey kentinde 24-25 Haziran'da yapılacak NATO Zirvesi öncesi önemli mesajlar veren Rutte, liderlerin üye ülkelerin Gayrisafi Yurt İçi Hasılasının (GSYH) yüzde 5’ini savunma harcamalarına ayırma hedefi konusunda anlaşmalarını beklediğini söyledi. Rutte, NATO’yu daha adil hale getireceklerini ve güvenlik yükünü daha dengeli dağıtacaklarını ifade ederek, "Her müttefik üzerine düşeni yapmalı çünkü ABD bu yükün çok fazlasını taşıdı. Avrupa ve Kanada daha fazlasını yapacak, ABD de NATO’ya olan sarsılmaz bağlılığını sürdürecek" dedi.

Rusya'nın Hızlı Askeri Yeniden Yapılanması

Rusya'nın Çin, Kuzey Kore ve İran'la birlikte hareket ederek askeri kapasite ve yeteneklerini artırdığını vurgulayan Rutte, endişe verici veriler paylaştı:

  • "Rusya, Çin teknolojisiyle ordusunu yeniden yapılandırıyor ve beklediğimizden çok daha hızlı silah üretiyor."
  • "Mühimmat bakımından, NATO’nun bir yılda ürettiğini Rusya 3 ayda üretiyor."
  • "Bu yıl 1500 tank, 3000 zırhlı araç ve 200 İskender füzesi üretmesi bekleniyor."
  • Rutte, yeni nesil Rus füzelerinin ses hızının kat kat üzerinde hareket ettiğini ve Avrupa başkentleri arasındaki mesafenin artık dakikalarla ölçüldüğünü belirterek, "Artık doğu veya batı yok, sadece NATO var" ifadesini kullandı.
Media content

"Hayalperestlik Bizi Güvende Tutmaz"

Tarihin barışı korumak için savaşa hazırlanmak gerekliliğini öğrettiğine dikkati çeken Rutte, "Hayalperestlik bizi güvende tutmaz. Tehlikeyi yok sayamayız. Umut bir strateji değildir" dedi. Savunma harcamalarına GSYH’nin yüzde 5’ini harcama hedefinin rastgele seçilmediğinin altını çizen Rutte, savunmada bir sıçrama yapma gereğine işaret etti.

NATO Genel Sekreteri, ittifakın savunma bakanlarınca geçen hafta uzlaşılan yeni hedefler hakkında da şunları kaydetti: "Hava ve füze savunmasında yüzde 400’lük bir artış gerekiyor. Ordularımızın ayrıca binlerce zırhlı araca, tanka ve milyonlarca top mermisine ihtiyacı var. Lojistik, tedarik, ulaşım ve sağlık desteği gibi destekleyici kabiliyetlerimizi iki katına çıkarmalıyız. Müttefikler daha fazla savaş gemisi ve uçak için yatırım yapacak. ABD'nin müttefikleri toplamda en az 700 adet F-35 savaş uçağı satın alacak. Ayrıca daha fazla insansız hava aracı (İHA) ve uzun menzilli füze sistemine yatırım yapacağız. Uzay ve siber yeteneklere daha fazla yatırım yapacağız. Açık olan şu ki, daha fazla yatırım yapmazsak, kolektif savunmamız inandırıcı olmaz."

Rutte, yapılacak harcamaların bir kişiyi memnun etmek için değil, 1 milyar insanı korumak için gerekli olduğuna vurgu yaptı. Ukrayna halkının adil ve kalıcı bir barışı hak ettiğini söyleyen Mark Rutte, NATO’nun Ukrayna’ya siyasi ve pratik desteğinin süreceğini sözlerine ekledi.

10 Haziran 2025, 19:52
7

İsrail'e Yaptırım Kararı Hangi Ülkeler Devrede?

İngiltere'nin öncülüğünde Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda ve Norveç, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich hakkında ortak yaptırım kararı aldı. Bu karar doğrultusunda, Batı Şeria'da Filistinlilere karşı nefreti kışkırttığı ve insan hakları ihlallerine neden olduğu belirtilen iki bakanın bu ülkelere girişi yasaklandı ve varlıkları donduruldu.
İsrail'e Yaptırım Kararı Hangi Ülkeler Devrede?

Uluslararası arenada İsrail'in aşırı sağcı politikalarına yönelik tepkiler artmaya devam ediyor. İngiltere, Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda ve Norveç dışişleri bakanları, ortak bir açıklamayla İsrail'in Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'e karşı yaptırım kararı aldıklarını duyurdu.

Ortak Açıklamada Sert İfadeler

Beş ülkenin dışişleri bakanlarının imzasını taşıyan açıklamada, Filistinlileri evlerinden çıkarma, saldırganlık ve insan hakları ihlalleri yönünde yapılan aşırıcı söylemlerin kışkırttığı yerleşimci şiddetinin iki devletli çözümü baltaladığına dikkat çekildi. Açıklamada, Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin çok sayıda Filistinli sivilin ölümüne neden olduğu ve toplulukları yerlerinden ettiği vurgulanarak, "Biz, İsrailli ve Filistinliler için güvenlik ve onuru, bölge için uzun vadeli istikrarı sağlayacak iki devletli çözüme bağlı olmayı sürdürüyoruz. Ancak bu durum, aşırılık yanlısı yerleşimci şiddeti ve yerleşimleri genişletmeyle tehlikeye atılıyor" ifadelerine yer verildi.

Media content

Ben-Gvir ve Smotrich'in aşırılık yanlısı yerleşimci şiddetini kışkırttığı ve Filistinlilerin insan haklarının ihlal edilmesine neden oldukları açıkça belirtildi. Filistinlilerin yerinden edilmesinin ve Batı Şeria'da gasbedilmiş Filistin topraklarına yeni İsrail yerleşimlerinin kurulmasının tehlikeli bir girişim olduğu vurgulandı ve "Bu eylemler kabul edilemez" denildi.

Yaptırımların Detayları ve İsrail'den Yanıt

İngiltere Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, yaptırımların hemen yürürlüğe girdiği belirtildi. Ben-Gvir ve Smotrich'e yönelik olarak mal varlıklarını dondurma, seyahat yasağı, şirket yöneticisi, kurucusu olmama ya da şirket tanıtımına katılma yasağı gibi tedbirlerin uygulanacağı duyuruldu. Açıklamada, İsrail hükümetine yasa dışı yerleşim yerlerini genişletmeme, yerleşimci şiddetini bastırma ve bakanların kışkırtıcı aşırılık yanlısı ifadelerini kınama çağrısı da yapıldı.

Öte yandan, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, bu yaptırım kararına yanıt vereceklerini açıkladı. Kararı "çirkin" olarak nitelendiren Saar, Başbakan Netanyahu'yu bilgilendirdiğini ve gelecek hafta başında özel bir kabine toplantısı yaparak bu konuda değerlendirme yapacaklarını dile getirdi.

Bu yaptırım kararı, Batı Şeria'daki gerilimi artırması beklenen bir adım olarak değerlendirilirken, uluslararası toplumun iki devletli çözüm ve insan hakları konusundaki kararlılığını da bir kez daha ortaya koydu.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...