AB'den 800 Milyar Euro Şok Avrupa Yeniden Silahlanma Çağını Başlatıyor
Avrupa Birliği (AB), küresel güvenlik dengelerinde yaşanan değişimler ve artan tehdit algısı karşısında büyük bir adım atıyor. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, 'Yeniden silahlanma çağında olduğumuz açık. Avrupa savunma harcamalarını büyük ölçüde artırmaya hazırız,' diyerek 800 milyar euroluk devasa bir savunma yatırım planını duyurdu. Bu hamle, Avrupa'nın askeri kapasitesini güçlendirme ve stratejik bağımsızlığını artırma hedefinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
800 Milyar Euro Nerede ve Nasıl Kullanılacak?
Planlanan 800 milyar euro, önümüzdeki on yıl boyunca Avrupa ülkelerinin ortak savunma projelerine, yenilikçi teknolojilere ve askeri altyapıya yönelik yatırımlar için ayrılacak. Bu bütçe, hem üye ülkelerin ulusal savunma harcamalarını artırmasını hem de AB çatısı altında yürütülen ortak projeleri finanse etmesini hedefliyor.
Ursula von der Leyen, açıklamasında şunları söyledi:
'Artık sadece diplomatik çözümler yeterli değil. Avrupa, kendi güvenliğini sağlamak için daha güçlü ve daha bağımsız olmalı. Bu yatırım, bizi küresel arenada daha etkili bir aktör haline getirecek.'
Bu fonun öncelikli alanları arasında:
Yeni nesil savaş uçakları ve tanklar,
Siber güvenlik sistemleri,
Uzay tabanlı savunma teknolojileri,
İnsansız hava araçları (drone) ve yapay zeka destekli silah sistemleri yer alıyor.
Neden Şimdi?
Bu tür bir silahlanma hamlesi, Avrupa için son derece önemli bir dönüm noktası olarak görülüyor. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşı, Çin'in yükselen ekonomik ve askeri gücü ve NATO içindeki bazı ülkelerin belirsiz tutumu, Avrupa'yı daha fazla sorumluluk üstlenmeye itiyor.
AB yetkilileri, uzun yıllardır Amerika Birleşik Devletleri'ne bağımlı kaldıkları savunma teknolojilerini artık kendilerinin geliştirmesi gerektiğini savunuyor. Von der Leyen, 'Avrupa'nın güvenliği için başkalarına tamamen güvenemez hale geldik. Kendi savunmamızı sağlamlaştırmalıyız,' dedi.
Ayrıca, küresel silah ticaretindeki rekabet ve enerji kaynaklarına erişim mücadelesi de bu kararın arkasındaki ana faktörler arasında yer alıyor.